Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/9178 Esas 2014/20378 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9178
Karar No: 2014/20378
Karar Tarihi: 24.12.2014

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2014/9178 Esas 2014/20378 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2014/9178 E.  ,  2014/20378 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :.... 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada.... 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/10/2013 tarih ve 2012/268-2013/198 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 18.563 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK"nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkili şirketin markası, ticaret ünvanı ve şirket ortağının ismi olan ....markasının davalı tarafından kötüniyetle tescil edildiğini ileri sürerek, davalı adına tescilli markanın kötüniyet, 556 Sayılı KHK."nın 35, 7, 8/3a ve 42/1b maddesi ile Paris Konvansiyonu"nun 8.maddesi gereğince hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, müvekkilinin kötünihyetli olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacı şirket tarafından gönderilen 17/03/2006 tarihli ihtarname tarihinde marka tesciline vakıf olduğu halde, derhal dava açmayarak 7 yıl daha beklediği, davalının da dava açılmamasına güvenerek yatırımlarını sürdürüp büyütmeye devam ettiği, 7 yıl sonra dava açılması nedeniyle davacının TMK"nın 2. maddesi gereğince davalının kötüniyetine dayanmasının artık mümkün olmadığı, davacının marka başvuru tescilinden itibaren 10 yıl, ihtar tarihinden itibaren de 7 yıla yakın süre kullanıma sessiz kaldığı, davalının ise bu süre içinde yatırımlarını büyüttüğü 2003 yılında toplam ortalama 400 milyar olan bürüt satışlarını 2012 yılında yıllık 770 milyara çıkardığı dolayısıyla da önemli bir yatırım düzeyine ulaştığı özellikle bu yatırımın tek ürün üzerinde gerçekleştiği, davalı satışları nedeniyle markanın Türkiye"de ciddi bir müşteri potansiyeline ulaştığı, tescilden 10 yıl sonra markanın iptalinin istenmesinin özellikle 2006 yılındaki ihtardan sonra altı yıl daha beklemesi nedeniyle davacının artık iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesi ile hak düşümü nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 24.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.