Yaralama - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/10415 Esas 2020/5870 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10415
Karar No: 2020/5870
Karar Tarihi: 10.03.2020

Yaralama - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/10415 Esas 2020/5870 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık yaralama ve hakaret suçlarından mahkum edilmiştir. Yargılama sürecinde vicdani kanının oluştuğu, delillerin Kanuna uygun şekilde sunulduğu ve suçun doğru olarak nitelendirildiği belirtilmiştir. Ancak TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağı gerekçesiyle hüküm fıkrasından çıkarılması gerektiği belirtilmiştir.
Hakaret suçundan kurulan hüküm ise ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyet ögesinin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Ayrıca TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağı belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- TCK'nın 53/1-b maddesi
- TCK'nın 125/4. maddesi
- Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilen TCK'nın 53/1-b maddesi.
18. Ceza Dairesi         2019/10415 E.  ,  2020/5870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Yaralama, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    A- Sanığa yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası, tebliğnameye uygun olarak, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasından “TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına” ilişkin kısmın çıkartılması biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B- Hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- TCK’nın 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin gerçekleşmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi karşısında, evin içinde ve evin dışında bulunan tuvalette gerçekleşen hakaret eyleminde, aleniyet ögesinin ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle cezanın, anılan Kanun maddesi gereğince artırılması,
    2- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.