Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/19072 Esas 2022/5677 Karar Sayılı İlamı

Adalet Bakanlığı'nın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıklar ... ve ... haklarındaki İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas, 2013/94 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 10/09/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanıklar ... ve ... haklarında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan yapılan yapılan yargılama sonucunda, İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas ve 2013/94 sayılı kararı ile; sanık ...’in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3. maddesi gereğince 6 yıl hapis ve 4.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık Paşa’nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 yıl hapis ve 3.320,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği,
2- Kararın temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin 25/12/2020 tarihli ve 2015/5361 esas, 2020/9697 sayılı ilamı ile; sanıklar ... ve ... haklarında, süresinden sonra temyiz edilmesi nedeniyle temyiz istemlerinin reddine, dosyanın diğer sanıkları hakkında ise, ekspertiz raporlarının dosyada bulunmaması ve yetersiz ve soyut gerekçe ile hüküm kurulması nedeniyle diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin bozulmasına karar verildiği,
3- Bozmadan sonra, haklarındaki hüküm bozulan sanıklar yönünden dosyanın Söke 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2021/60 esasına kaydedildiği, sanıklar ... ve ... hakkında ise ilamın kesinleştirilerek infaza gönderildiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında,
“Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma suçundan sanıklar ... ve ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 6 yıl hapis ve 4.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile 5 yıl hapis ve 3.320,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas, 2013/94 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre,
1- 16/01/2007, 17/01/2007, 28/01/2007, 03/02/2007, 15/02/2007, 23/02/2007, 01/03/2007, 02/03/2007, 11/03/2007 ve 17/03/2007 tarihlerinde ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddelerle ile ilgili ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından, varsa aslı veya onaylı örneklerinin getirtilerek dosyaya konulması yoksa buna ilişkin ekspertiz raporlarının alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Anayasanın 141. maddesinin 3. fıkrası ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 230. maddesinin 1. fıkrası gereğince, hükmün gerekçe bölümünde sanıkların lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirtilmesinin zorunlu olduğu, bu kapsamda somut olayla ilgili olarak, hangi sanığın hangi tarihte kiminle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve
bu konuşmaların gerçekleşen somut olgularla bağlantısının gösterilmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin belirlenmesi ve ulaşılan kanıya göre sanıkların sabit kabul edilen fiilleri açıklanarak bunun nitelendirilmesi, sonucuna göre sanıkların hukukî durumlarının saptanması gerektigi gözetilmeden, yetersiz ve soyut gerekçe ile hüküm kurulmasında, isabet görülmemiştir.” denilerek İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas, 2013/94 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca kanun yararına bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Sanıklar ... ve ... haklarında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan yapılan yargılama sonucunda, İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas, 2013/94 sayılı kararı ile sanık ...’in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3. maddesi gereğince 6 yıl hapis ve 4.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık Paşa’nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 188/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 yıl hapis ve 3.320,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Dosya kapsamına göre,
1- Suç tarihlerinin her bir sanık yönünden ayrı ayrı belirtilmesi gerektiği gözetilmeden sanık ayrımı yapılmaksızın karar başlığında suç tarihlerinin “20/02/2007, 18/03/2007, 09/07/2007 ve öncesi” olarak belirtilmesi,
2- 16/01/2007, 17/01/2007, 28/01/2007, 03/02/2007, 15/02/2007, 23/02/2007, 01/03/2007, 02/03/2007, 11/03/2007 ve 17/03/2007 tarihlerinde ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddelerle ile ilgili ekspertiz raporlarının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından, varsa aslı veya onaylı örneklerinin getirtilerek dosyaya konulması yoksa buna ilişkin ekspertiz raporlarının alınması gerektiği gözetilmeden karar verilmesi,
3- Anayasanın 141. maddesinin 3. fıkrası ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 230. maddesinin 1. fıkrası gereğince, hükmün gerekçe bölümünde sanıkların lehindeki ve aleyhindeki delillerin belirtilmesinin zorunlu olduğu; bu kapsamda somut olayla ilgili olarak, hangi sanığın hangi tarihte kiminle ne şekilde telefon konuşması yaptığının ve bu konuşmaların gerçekleşen somut olgularla bağlantısının gösterilmesi, tüm delillerin ayrı ayrı tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilenlerin belirlenmesi ve ulaşılan kanıya göre sanıkların sabit kabul edilen fiilleri açıklanarak bunun nitelendirilmesi, sonucuna göre sanıkların hukukî durumlarının saptanması gerektigi gözetilmeden, yetersiz ve soyut gerekçe ile hüküm kurulması, kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-) Karar :
Yukarıda açıklanan nedenlerle; kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden İzmir (Kapatılan) 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/06/2013 tarihli ve 2012/36 esas, 2013/94 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,
27/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.