Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda, Üsküdar 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 18/06/2008 tarih, 2008/124-2008/181 sayılı ilamıyla, sanığın 17/05/2004 tarihinde işlediği sabit görülen 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan 2863 sayılı Kanunun 65/b, 647 sayılı Kanunun 4. maddeleri gereğince 1 yıl hapis, 5110 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 24/06/2008 tarihinde kesinleştiği ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başladığı, daha sonra, sanığın, 20/06/2011 tarihinde mühür bozma suçunu işlediği sabit görülerek hakkında Üsküdar 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/01/2012 tarih, 2011/392-2012/6 sayılı ilamıyla mahkumiyet kararı verildiği ve anılan kararın 22/04/2014 tarihinde kesinleşmesine müteakip, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının değerlendirilmesi için yapılan ihbar üzerine, dosya yeniden ele alınıp, duruşma açılarak, 27/11/2014 tarihinde sanığın mahkumiyetine karar verildiği görülmekle;
Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 18/06/2008 tarihli kararın kesinleşme tarihi olan 24/06/2008 tarihinden itibaren denetim süresi içinde verilen mahkumiyet kararına konu ikinci suçun işlendiği 20/06/2011 tarihine kadar CMK"nın 231/8. maddesi gereğince dava zamanaşımının durduğu, bu sürenin eklenmesi halinde suç tarihi ile inceleme tarihi arasında sanığın lehine olan 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2. maddesinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 06/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.