3. Hukuk Dairesi 2021/206 E. , 2021/7160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki sözleşmenin süreli feshi işleminin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... Eczanesi’nin sahibi olduğunu, eczanesinde bulunmadığı zamanlarda kalfalarının kendisinin bilgisi ve iradesi dışında hastaların ihtiyaçlarına cevap verebilmek için doz aşımını beklemeden reçeteleri karışlaması üzerine toplam ilaç bedeli olan 1.465.974,660 TL’nın kendisinden tahsil edildiğini, ayrıca sözleşmesinin 7 yıl süreyle iptal edildiğini, kusurlu olmadığı için sözleşmesinin devamına karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacının, yanında çalıştırdığı elamanının eyleminden sorumlu olacağından yapılan fesih işleminin sözleşmeye uygun olduğu kanaatiyle davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine; Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin, 09/04/2019 tarihli, 2016/11205 esas, 2019/4696 karar sayılı ilamıyla "...uygulanan cezai işlemlerin dayanağı olan protokol maddelerinde değişiklikler olduğu sabit olduğundan 2012 protokolü ile birlikte 2016’da yürürlüğe giren protokolün de ilgili maddesi ve olaya uygulanıp uygulanamayacağı üzerinde de durulmalıdır." gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyulduğu belirtilerek, davacının, eczanesinde bulunmadığı zamanlarda, yanında çalışan kalfanın ilaç almak için gelen hastaların ihtiyaçları doğrultusunda doz aşımını beklemeden reçeteleri karşıladığı, bu nedenle davalı kurum tarafından tek taraflı olarak sözleşmenin yedi yıl süreyle feshedilmesinin yerinde olduğu, sözleşmesinin feshine ve cezai şarta ilişkin protokol maddelerinde herhangi bir değişiklik de olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık; davacı eczacının çalışanı tarafından dava konusu reçetelerde yapılan tahrifat nedeniyle eczacı hakkında cezai işlem uygulanıp uygulanmayacağına ilişkindir.
Cezai işleme konu reçetelerin yazıldığı tarihte, hastaların elinde ilaçlarının bulunması nedeniyle aynı ilaçlara ilişkin yeniden reçete yazdırabilme sürelerinin henüz gelmemiş olmasına rağmen, doktora muayene olup reçete yazdırdıkları ve bu reçetedeki ilaçları almak için davacı eczaneye geldiklerinde çalışan ...’ın hastaların ilaçları yazdırdıkları tarih itibariyle ilaçlarını alamayacaklarından dolayı reçetelerin yazım tarihlerinde tahrifat yapmak suretiyle hastalara ilaçlarını vererek, reçeteleri Kuruma faturalandırdığı yapılan ceza yargılamasından ve eczanenin diğer çalışanının beyanlarından anlaşılmışsa da, 01.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2016 protokolünün 6.10. maddesinde “Bu protokolün yürürlük tarihinden önceki dönemlerde geçerli olan protokol hükümlerine göre Kuruma fatura edilen ve kontrolleri Kurum tarafından bu Protokol yürürlük tarihinden sonra yapılan reçeteler için, ya da reçete kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih uyarı ve cezai şarta ilişkin işlemlerin henüz tamamlanmadığı durumlarda tespit edilen fiil/fiiller için Kurumca bu Protokol hükümleri uygulanır. Ancak eczacı tarafından Kurumdan tebligat tarihinden itibaren bir defaya mahsus olmak üzere yazılı olarak talep edilmesi halinde, ilgili protokol hükümleri uygulanır.” hükmü yer aldığından davacı lehine olan 2016 protokolünün ilgili maddesi değerlendirilerek uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir. Davacı hakkında verilen sözleşmesinin 7 yıl süreyle feshi işlemine dayanak 2003 ve 2004 Mali Yılı Bütçe Uygulama Talimatına ek protokolün III. bölümünün 1. maddesinin h fıkrasına ilişkin 2016 protokolünün 5.3.8. maddesi “Kuruma fatura edilen reçetede ya da reçete ekinde bulunması gereken belgelerde (e-reçete ve/veya e-rapor olarak düzenlenenler hariç) (tıbbi bilgi ve belgeler de dahil olmak üzere) eczacı veya eczane çalışanları tarafından tahrifat yapıldığının ve Kurum zararının oluştuğunun tespiti halinde reçete bedelinin 10 (on) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı uyarılır. Tekrarı halinde reçete bedelinin 20 (yirmi) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) yıl süreyle sözleşme yapılmaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu sözleşme hükmüne göre cezai işlem uygulanabilmesi için iki şartın gerçekleşmesi gerektiği görülmektedir. Bunlardan ilki davacı veya çalışanı tarafından reçetede tahrifat yapılması, ikincisi de bu tahrifat nedeniyle Kurumun zarara uğramasıdır. Bu iki şartın birlikte gerçekleşmemesi halinde eczacı hakkında cezai işlem uygulanamayacaktır. Davacının çalışanı ... reçetelerin tarihlerinde tahrifat yapmış ancak ceza yargılaması sırasında alınan rapora göre hastaların kronik hastalıkları bulunması ve bu nedenle reçetelerdeki ilaçları sürekli kullanmaları gerektiği dikkate alınarak Kurumun zarara uğramadığı kanaatine varıldığına dair görüş bildirilmiş olması karşısında davacı hakkında cezai işlem uygulanamayacağı anlaşılmış olup davanın kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile sonraki protokol hükümlerinde değişiklik olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.