10. Hukuk Dairesi 2016/2166 E. , 2016/2882 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir
Mahkemece, ilamında belirtilen şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı işverene ait işyerinde 21.07.2007-30.11.2010 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup, anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. Yargılama sırasında resmi belge veya yazılı delil esas ise de; somut bilgilere dayanması ve inandırıcı olmaları koşuluyla tanık beyanları ile de ispatı mümkündür.
İnceleme konusu davada istem aynen hüküm altına alınmış ise de, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Bu bakımdan; davacı tarafından davalı işverenin ..... Köyü ..... ve ..... Mezrası sınırındaki maden ocağında mevsimlik işçi olarak çalıştığı iddia edilmekte olup, bu iddianın kanıtlanması bakımından Enerji Bakanlığına bağlı Maden İşleri Genel Müdürlüğünden de sorulmak suretiyle davalı şirket tarafından bu yere ilişkin olarak hangi dönemlerde maden arama izni alındığı sorulmalı, buna ilişkin maden arama ruhsatı, rödevans sözleşmesi gibi belgeler getirtilmeli, çıkarılan madenin ölçümüne ve teslimine ilişkin belgeler de getirtilerek hangi dönemlerde yoğun olarak çalışıldığı, hangi dönemlerde işe ara verildiği irdelenmeli, işyerinin 18.07.2008 tarihinde 506 Sayılı kanun kapsamına alındığı anlaşıldığından, ilgili vergi dairesinden ve ticaret sicili memurluğundan araştırılarak işyerinin kanun kapsamına alınmasından önce de faal olup olmadığı belirlenmeli, ilgili kolluk birimleri aracılığı ile işin görüldüğü yerde soruşturma yapılarak, davacının dava konusu dönemde çalışmasının varlığı araştırılmalı, hem kolluk birimleri hem de ilgili meslek kuruluşu kanalı ile madendeki çalışmaların hangi dönemlerde yoğun olarak gerçekleştiği, çalışmaya ara verilip verilmediği, veriliyorsa hangi aylarda verildiği araştırılmalı, işyerinin ve davacının yaptığı işin nitelik itibarıyla mevsimlik olup olmadığı, çalışmanın tam gün üzerinden gerçekleşip gerçekleşmediği ortaya konulmalı, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, çalışma blok çalışma olarak nitelendirilemeyecekse ve kesintili gerçekleşmiş ise hak düşürücü süre yönünden irdeleme yapılmalı, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davalı şirkete geri verilmesine, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.