17. Ceza Dairesi 2015/13213 E. , 2016/8362 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Tanık ..."nin 31.05.2004 tarihli kolluk ifadesinde... plakalı araç içerisinde yalnızca 4 kişi gördüğünü beyan etmesi, 31.05.2004 tarihli yakalama tutanağı içeriğinde sanık ..."nin adına rastlanmaması ve taksi şöförü olan ..."ın beyanlarının yalnızca sanık ..."nin ... ilçesine gittiğine yönelik olması karşısında ..."nin hükümlülüğüne yeterli hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, ... müdafiinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
II-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Müştekinin 31.05.2004 tarihli beyanından ve 15.06.2004 tarihli bilirkişi raporu içeriğinden sanıkların müştekiye ait aracın dış kapısını bir cisimle zorladıkları ve aracı düz kontak yaparak çalıştırdıkları anlaşıldığından sanıkların eylemlerine uyan 5237 sayılı Yasa"nın 142/1-b maddesiyle uygulama yapılması gerekirken yazılgılı gerekçeyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
2-5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken malın değeri dikkate alınarak alt sınır aşılarak ceza uygulaması yapılması gerekirken, yetersiz ve oluşa uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin “a, b, c, d, e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve ayrıca T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, ceza süresi bakımından 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının gözetilmesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.