2. Hukuk Dairesi 2013/20100 E. , 2014/3394 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi
TARİHİ :22.05.2013
NUMARASI :Esas no: 2012/160 Karar no:2013/502
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (kadın) tarafından, kusur belirlemesi, manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddi ve iştirak nafakalarının miktarları yönünden; davalı-karşı davacı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, iştirak nafakalarının miktarları ve velayetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Toplanan delillerden; eşine fiziksel şiddet uygulayan davalı-davacı kocanın boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu, davacı-davalı kadının güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu hususunun ise kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.
Türk Medeni Kanununun 166.madde si hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada mademki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir. Öyle ise Türk Medeni Kanununun 166.maddesine göre boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz ya da az kusurlu olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi İçin davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesi kaçınılmazdır. Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar İçin korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır (TMK.md. 166/2). Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur. Ne var ki bu sonuca ulaşılması tamamen davalı-davacı kocanın tutum ve davranışlarından kaynaklanmış olup, davacı-davalı kadına atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmemiştir. Bu durumda, açıklanan nedenle davalı-davacı kocanın boşanma davasının reddi gerekirken, yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek kocanın davasının kabulü ile de boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış, yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. 2- Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince;
a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kocanın tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
b-Yukarıda 1. bentte de açıklandığı üzere, eşine fiziksel şiddet uygulayan davalı-davacı koca boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olup, davalı-davacının bu kusurlu eylemleri aynı zamanda davacı-davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Durum böyleyken, mahkemece tarafların eşit kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı-davalı kadının manevi tazminat talebinin (TMK. md. 174/2) reddine karar verilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2/b bendinde gösterilen sebeple kusur belirlemesi ve davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat talebinin reddi yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2/a bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden Cengiz"e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatıran Hatice"ye geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.20.02.2014 (Prş.)