Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9626
Karar No: 2015/554

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/9626 Esas 2015/554 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/9626 E.  ,  2015/554 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... merkez mahallesi, 3156 parsel sayılı taşınmaz, 1996 yılında kadastro müdürlüğünce hazırlanan ifraz beyannamesinde teknik hata sonucu 1088 numaralı ... parselinden ifraz edilmiş gibi gösterilerek, idari yoldan tapu kaydı oluşturulup, beyanlar hanesine 2/B madde şerhi de verilerek Hazine adına tescil edilmiştir.
    Davacı vekili, 3156 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenecek ve fiilen müvekkili tarafından kullanılan 200,00 m²’lik bölümünün müvekkili tarafından önceki zilyet ...’dan 1986 yılında harici yolla satın alındığını ve eklemeli zilyetliğin 100 yıla yaklaştığını ileri sürerek 3156 parselin 200,00 m²’lik bölümünün tapu kaydının iptal edilerek müvekkili adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 1088 sayılı parselden ifrazen oluşmadığı, sehven 2/B şerhinin konulduğu, çekişmeli taşınmazın öncesinin ... olduğu, ... yönünden bütünlük arz ettiği, kazandırıcı zamanaşamı suretiyle tescile konu olamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce 1943 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu, daha sonra 1990 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Mahkemece, 12.10.2012 tarihinde yapılan keşif sonucu bilirkişiler ... Yüksek Mühendisi ... ve Harita Mühendisi ... tarafından düzenlenen 01.11.2012 havale tarihli bilirkişi raporunun yetersiz olarak kabul edilmesine rağmen, mahkemenin 2002/516 E. - 2002/188 K. sayılı bir başka dava dosyasında 3156 sayılı parselin niteliğinin tartışıldığı, tamamının ... parseli olduğunun eski tarihli belgelerden anlaşıldığı, tamamının ... yönünden bütünlük arz ettiği belirtildiğinden, kazandırıcı zamanaşımı suretiyle tescile konu olamayacağı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, toplanan deliller hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; mahkemece emsal olduğu kabul edilen ve 3156 sayılı parselin niteliğinin tartışıldığı davada, aynı parselin farklı bölümlerine ilişkin dava açıldığı ve dava açılan bölümlerin değerlendirildiği, verilen hükmün dava konusu bölümlere ilişkin olarak davanın tarafları arasında kesin hüküm oluşturacağında şüphe yoktur. Bu nedenle 3156 sayılı parsele yönelik açılan davalarda, dava konusu yapılan bölümlere ilişkin olarak her davada ayrı ayrı değerlendirme yapılmalı, her bölümün öncesi, eylemli durumu, eğimi ve zilyetlik şartlarının oluşup oluşmadığı ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Ayrıca mahkemece teknik bilgisine başvurulan bilirkişilerin düzenlediği raporun yetersiz olduğu kabul edildiğine göre, ya yeniden keşif yapılarak alınacak yeni bilirkişi raporu düzenlenmesi veya önceki bilirkişilerden ek rapor alınması suretiyle eksiklikler tamamlandıktan sonra hüküm kurulmalıdır.
    Ayrıca dosya içeriğine ve daha önce Dairemize temyiz incelemesi ile gönderilen dava dosyalarından (Dairemizin 2014/1310 E, 2014/4684 E., 2007/17145 E., 2012/2638 E.,
    2012/5273 E., 2012/5819 E., 2012/2631 E., 2012/3434 E.) belirlendiğine göre, çekişmeli 3156 parsel sayılı taşınmazın, 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1943 ve 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre 1981, 3302 sayılı Kanuna göre 1991 yıllarında ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde çalışmalarında tarım arazisi olarak ... sınırları dışında bırakıldığı, 1744 ve 3302 sayılı Kanunların uygulanması sonucu ... rejimi dışına çıkarma işlemi kesinleşen yerlerin Hazine adına tapuya tescili sırasında 2/B madde sahası olduğu düşüncesiyle sehven kadastro müdürlüğünce 20.11.1996 tarihli tescil beyannamesi düzenlenerek ve parsel numarası verilerek parselin diğer bölümleriyle birlikte Hazine adına idari yoldan tescil edildikleri, daha sonra bu yanlışlığın farkına varılmışsa da mahkeme kararı olmadan düzeltme işleminin yapılamadığının tapu ve kadastro müdürlüğünce bildirildiği, ... Yönetimince görevlendirilen komisyonun düzenlediği 23.11.2004 günlü raporda dahi "3156 sayılı parselin 1943 yılında kesinleşen devlet ormanı sınırları dışında ... sayılmayan yerlerden olduğu, daha sonra aynı yerde yapılan 1744, 2896, 3302 ve 3373 sayılı Kanun uygulamalarına tâbi tutulmadığının" açıklandığı anlaşılmakla, dava konusu taşınmazın kesinleşen ... tahdidinin aktarıldığı 1088 sayılı parselin çap sınırları dışında kaldığı belirlenmiştir.
    Bu belirleme sonucunda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın konusu, çekişmeli taşınmaz bölümünün, özel mülkiyete konu olan yerlerden olup olmadığı ile davacı yararına Medenî Kanunun 713. maddesi ve 3402 sayılı Kanunun 14, 17 ve 18. maddesinde düzenlenen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluşup oluşmadığı hususundadır. Mahkemece, uyuşmazlık konusu bu yöne ilişkin olarak araştırma ve inceleme yapılmamış, eski tarihli belgelerdeki niteliği belirlenmemiş, eğimi hesaplanmamış, taşınmaz başında yerel bilirkişi ve tanık beyanları saptanmamış, zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olup olmadığı belirlenmemiştir. Eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulamaz.
    Bu nedenle mahkemece, yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ... tahdidinin 4785 sayılı Kanunun yürülüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapıldığından, ... sınırı dışında kalan taşınmazın ... olup olmadığı ve hukukî durumu, kesinleşmiş ... kadastrosu harita ve tutanaklarının uygulanmasıyla çözümlenemeyeceği, 3116 sayılı Kanunda sadece Devlet ormanlarının kadastrosunun yapılması öngörüldüğü, 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu kesinleşen ... kadastrosu harita ve tutanaklarının uygulanması ile ... sınırı dışında kalan taşınmazların ... niteliği ve hukukî durumu saptanamayacağı, çekişmeli taşınmaz bölümünün ... olup olmadığının 4785, 5658 sayılı kanunlar ile 6831 sayılı Kanunun 5/11/2003 tarihli ve 4999 sayılı Kanunla değişik 7. maddesi hükümlerine göre (19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı Kanunla 7. maddede yapılan ibare değişikliği de nazara alınarak) çözümlenmesi gerektiği gözönünde bulundurularak, dava konusu taşınmazlar ve etraflarını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile taşınmazlara bitişik ya da yakın komşu parsellerin, kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları ilk oluşturulduğu günden itibaren tüm gittileri ile, yine tahdit haritası, en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile MK’nın 713. maddesine dayanılarak açılan eldeki dava da dava tarihinden 15 - 20 yıl önce iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları bulunduğu yerlerden istenerek, bu belgeler önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve ... Bakanlığı (... ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç ... mühendisi, ziraat fakültelerinin toprak bölümünden mezun olan bir ziraat mühendisi, bir harita-kadastro (jeodezi ve fotogrametri) mühendisi ve bir inşaat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla dava konusu taşınmaz bölümü ile çevresine uygulanıp bu belgelerde dava konusu yer belirlendikten sonra, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip taşınmazların niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlanılıp tamamlandığı belirlenmeli, bu belgeler ile kadastro paftası ve tahdit haritası, komşu ve yakın komşu taşınmazları da içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazların konumu, hava fotoğrafları ile
    orijinal renkli memleket haritaları üzerinde (tahdit hattı, aplikasyon hattı ve arazi kadastro paftası) ayrı renkli kalemlerle gösterir biçimde bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve bilimsel verileri içerir, topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak taşınmazın gerçek eğim durumunu gösterir rapor alınmalı, il, ilçe ve kasabaların nazım veya uygulama imar planlarının kapsadığı alanlarda kalıp kalmadığı saptanmalı, 6831 sayılı Kanunun 1/J maddesinin karşı anlamı uyarınca ... ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alan olup olmadığı belirlenmeli, bu nitelikte olduğunun belirlenmesi halinde bu tür yerlerin herhangi bir şekilde komisyonlarca sınırlama dışı bırakılmış veya ... sayılmamış olmasının bu yerlerin ... olma vasfını ortadan kaldırmayacağı düşünülmelidir.
    Yapılan araştırma sonucunda, dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde, taşınmazların öncesinin ne olduğu, imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlanılıp bitirildiği, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu bilirkişi kurulu raporuyla denetlenmeli, taşınmaz üzerindeki binanın yapım yılı ve yaşı inşaat bilirkişi aracılığıyla tespit edilmeli, taşınmazların eski ve yeni niteliği konusunda jeoloji mühendisinden de ayrıntılı rapor alınmalı, keşif sırasında taşınmazları çeşitli yönlerinden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak dava dosyası içine konulmalı, davanın açıldığı tarihten önce ya da sonra Hazine yetkilileri tarafından hazırlanan idarî tahkikat ve haksız işgal (ecrimisil) tutanakları varsa bu tutanaklar da yerine uygulanıp tutanaklarda ismi yazılı kişiler tanık sıfatıyla dinlenilmeli, 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin 3/7/2005 gün ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 2. fıkrası hükümlerine göre yapılacağı düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, tapu ve ilgili kadastro müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, dava konusu taşınmazların sulu ya da kuru tarım arazisi olup olmadığı konusunda 5403 sayılı Kanunun 3/j maddesi ile Taşınmaz Malların Sınırlandırma Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki Yönetmeliğin değişik 10. maddesinin ikinci fıkrası hükümleri gereğince ziraat mühendisinden kanunun amacına uygun rapor alınmalı, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, taraflarca 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi atfıyla HUMK"nın 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nın 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilâma karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/02/2015 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi