Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/3869 Esas 2016/8295 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3869
Karar No: 2016/8295
Karar Tarihi: 01.06.2016

Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/3869 Esas 2016/8295 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında, sanık hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış ve daha sonra yeni bir suç işlemesi nedeniyle mahkeme hükmü açıklanmıştır. Ancak mahkeme, denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranan sanığın durumunu değerlendirerek cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vermekle yükümlüdür. Mahkeme, sanık ve müdafinin duruşmaya çağrılması, diyecekleri sorulması ve anılan fıkra uyarınca değerlendirme yapılması gerektiği halde bu kurallara uyulmadan hüküm kurulmuştur. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Gözetilen Kanun Maddeleri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. fıkrası, 147. maddesi, 191/3. maddesi ve 193. maddesi.
17. Ceza Dairesi         2016/3869 E.  ,  2016/8295 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"un 231/11. fıkrasında yer alan “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mahkemece sanık ve varsa müdafiinin duruşmaya çağrılması, diyecekleri sorulup, anılan fıkra uyarınca değerlendirme yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, 5271 sayılı CMK"nın 147, 191/3 ve 193. maddelere aykırı olarak, usulünce dinlenip ifadesi alınmadan, gıyabında, savunma hakkını kısıtlayacak şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 01/06/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.