Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1779 Esas 2020/2761 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1779
Karar No: 2020/2761
Karar Tarihi: 14.09.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1779 Esas 2020/2761 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kooperatif üyesinin ihraç edilme kararının iptali davasında, davacının iddialarını kabul etti. Davacı, üç bağımsız bölümü kooperatiften direkt satın aldığını ve hiçbir ek bedel ödemeyeceğini beyan etti. Ancak kooperatif, davacıya borcu olduğunu iddia etti ve daha sonra onu ortaklıktan çıkardı. Mahkeme, kooperatifin ihtarlarının usulüne uygun olmadığını ve davalının borçlu olmadığını tespit etti. Mahkeme, kooperatifin genel kurulunun alınan kararının yok hükmünde olduğunu ve ihraç kararının iptal edilmesine karar verdi. Ancak kooperatifin alacağı (bedelin peşin ortaklardan talep edilebilecek masraflarından) iptal edilemedi. Mahkemenin kararı HUMK 438 / son maddeye göre gerekçesi değiştirilerek onaylandı. Kanun maddeleri: HUMK 438 / son madde.
23. Hukuk Dairesi         2017/1779 E.  ,  2020/2761 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili; müvekkilinin davalı kooperatife ait G Blokta bulunan 1, 2 ve 4 numaralı üç adet bağımsız bölümü kooperatifin 12.06.2005 tarihli genel kurulunda alınan kararla yönetim kuruluna vermiş olduğu yetkiler doğrultusunda adı geçen kooperatiften doğrudan satın ve devir aldığını, alınan genel kurul kararı gereği taşınmazların anahtar teslimi fiyatıyla satıldığı ve vermiş olduğu bedel dışında müvekkilinden hiçbir ücret talep edilmeyeceğinin beyan ve taahhüt edildiğini, davalının ihtarname göndererek alacaklı olduğunu iddia ettiğini, ihtarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilmediğini, daha sonra haksız yere ortaklıktan çıkarıldığının bildirildiğini ileri sürerek haksız ve yasanın öngördüğü koşulları taşımayan 22.07.2013 tarihli ve 192 sayılı ortaklıktan çıkarma kararının iptal edilerek, her türlü hakkının müvekkiline iadesine ve müvekkilinin üyeliğinin devamına, davalı kooperatifin 24.02.2013 tarihli Genel Kurul toplantısında Gündemin 6"ncı maddesi uyarınca alınan ödeme kararının yok hükmünde olduğunun tespitine, bu taleplerinin kabul görmemesi halinde bahsi geçen kararın iptaline, müvekkilinin adı geçen kooperatife borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı kooperatif vekili; kararların usulüne uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamında; davacının ihracına ilişkin davalı kooperatifçe düzenlenen ihtarların gerçek borç durumunu yansıtmadığı, bu sebeple kanuna ve ana sözleşmeye aykırı olduğu, 24.02.2013 tarihli Genel Kurulun 6.maddesi ile alınan kararın yok hükmünde karar olmadığı, iptal davasının süresinde açılmadığı gibi, genel kurula katılıp muhalefet şerhinin de konulmadığı gerekçesiyle maddi ve hukuki olgular karşısında borçsuzluğun tespitine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına, ihraç kararının iptaline ilişkin davanın kabulüne, genel kurulun 6.maddesi ile alınan kararın yok hükmünde olduğunun tespitine, olmadığı taktirde iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Mahkemece, peşin bedelli ortak aleyhine açılmış aidat kararının iptal edilebilir olduğu şeklinde gerekçe yazılmış ise de peşin bedelli ortak aleyhine alınan aidat ödemeye ilişkin karar kazanılan hakları öldüreceğinden yok hükmünde olup bu karar aleyhine dava açılması için muhalefet şerhi konulmasına da gerek yoktur. Ancak iptali istenen 24.02.2013 tarihli genel kurulun 6. maddesinde davacıdan talep edilen bedelin peşin ödemeli ortaklardan talep edilebilecek masraflardandır. Bu nedenle genel kurul kararının iptal edilebilir olmaması nedeniyle sonuç itibariyle doğru olan kararın HUMK"nın 438/son maddesi gereğince gerekçesi değiştirilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.09.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.