Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2825 Esas 2017/9533 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2825
Karar No: 2017/9533
Karar Tarihi: 31.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/2825 Esas 2017/9533 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/2825 E.  ,  2017/9533 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu davalıya zorunlu trafik sigortalı aracın tam kusurlu olarak yaptığı iki taraflı trafik kazası sonucu müvekkilinin sakat kaldığını, müvekkilinin küçük yaştan beri tekstil atölyelerinde usta makineci olarak 14 yıldır çalıştığını, kaza sonucu ayağına takılan demir platinler nedeniyle ayağını kullanamayıp yoğun ağrıları nedeniyle el ve ayak çalışmasını birlikte gerektiren makine ustalığı işini yapamadığından çalışamadığını beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli işgöremezlikten kaynaklanacak gelir kaybı nedeniyle 50.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle geçici ve sürekli işgöremezlik tazminatı taleplerini 95.800 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğunu, müvekkilinin davadan önce temerrüde düşürülmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ıslah edilen davanın kısmen kabulü ile, 26.724,00 TL tazminatın 12/07/2011 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalının 150.000,00 TL tutarındaki poliçe limiti dahilinde sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında (aşağıda (2) nolu bentte belirtilen husus dışında) bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece davacının davalıya zorunlu trafik sigortalı araçta hatır için taşındığı gerekçesiyle bilirkişi tarafından tespit olunan miktardan, indirim oranı karar gerekçesinde açıkça belirtilmeden hatır taşıması indirimi yapılarak hüküm kurulmuştur. Dava 1086 sayılı HUMK döneminde açılmış olup davalı ... şirketi vekili HUMK’un 195. maddesi uyarınca cevap dilekçesinde açıkça hatır taşıması savunmasında bulunmamış, yargılama sırasında dilekçe vererek hatır taşıması savunmasında bulunmuş, davacı taraf ise duruşmada hatır taşıması indirimi yapılmaması gerektiğini belirtmiş, böylelikle HMK 202/2. maddesi uyarınca savunmanın genişletilmesine karşı çıkmıştır. Bu durumda mahkemece davalı tarafça süresinde ileri sürülmeyen ve davacı tarafça karşı çıkılan yeni savunmaya göre hatır taşıması indirimi yapılması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 31.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.