15. Ceza Dairesi 2016/4229 E. , 2018/8508 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Birleşen 2013/549 Esas sayılı dosya açısından; a-TCK’nın 158/1-d, j, son, 62/2, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (iki kez)
b-TCK’nın 158/1-d, j, son, 35, 62/2, 52/2-4, 53. maddelergereğince mahkumiyet
c-TCK’nın 204/1, 43, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
2-Birleşen 2013/571 Esas sayılı dosya açısından;a-TCK’nın 158/1-d, j, son, 62/2, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (üç kez)
b-TCK’nın 158/1-d, j, son, 35, 62/2, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
c-TCK’nın 207/1, 43, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
3-Birleşen 2013/572 Esas sayılı dosya açısından; a-TCK’nın 158/1-d, j, son, 62/2, 52/2-4, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
b-TCK’nın 207/1, 62, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, Akbank Karşıyaka Şubesi’ne 23/08/2013 tarihinde sahte belgelerle başvuru yapmak suretiyle kredi kartı aldığı iddia edilmekle, sanık hakkında TCK’nın 245/2. maddesi gereğince zamanaşımı süresi içinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür.
26/12/2013 tarihli iddianame ve birleşen 2013/572 esas sayılı dosyada, sanığın, 26/08/2013 tarihinde ... sahte nüfus cüzdanını kullanmak suretiyle İNG Bank Çankaya İzmir Şubesi’nden 15.000 TL kredi çektiği iddia edilmesine rağmen, bu konuda bir karar verilmemiş ise de, bu suçla ilgili olarak zamanaşımı süresi içinde bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, ...’ya ait olan ve aslı dosyada bulunan sahte nüfus cüzdanı ile 09/09/2013 tarihinde Denizbank Karşıyaka Şubesi’nden 3.000 TL kredi çektiği, aynı tarihte aslı elde bulunmayan ... sahte nüfus cüzdanı ile İNG Bank Karşıyaka Şubesi’nden 20.000 TL kredi çektiği, aynı nüfus cüzdanı ile 10/09/2013 tarihinde İşbankası Karşıyaka Şubesi’nden 15.000 TL kredi çekmek istediği, durumun farkedilmesi üzerine kredinin kullandırılmadığı; yine aslı elde bulunmayan ... sahte nüfus cüzdanı ile 21/08/2013 tarihinde ...’nden 15.000 TL kredi çektiği, aynı sahte nüfus cüzdanı ile 23/08/2013 tarihinde İş Bankası Bostanlı Şubesi’nden 15.000 TL kredi çektiği, aynı sahte nüfus cüzdanı ile 26/08/2013 tarihinde ...’nden 13.000 TL kredi çektiği, aynı sahte nüfus cüzdanı ile 23/08/2013 tarihinde Akbank Karşıyaka Şubesi’nden kredi talebinde bulunduğu, parayı çekemeden yakalandığı, ... sahte nüfus cüzdanı ile 26/12/2013 tarihinde Aktif Bank Karşıyaka Şubesi’nden 19.800 TL kredi çektiği, böylece sanığın nitelikli dolandırıcılık, nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
1-Aktif Bank Karşıyaka Şubesi’ne karşı 28/08/2013 tarihinde işlenen nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, katılan ve tanık beyanları, banka kayıtları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın suçun sabit olmadığı gerekçesine dayanan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2-Akbank Karşıyaka Şubesi’ne karşı 23/08/2013 tarihinde işlenen nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
25/12/2013 tarihli iddianame içeriği ile Ak Bank çalışanı tanık ... beyanına göre, sanığın 23/08/2013 tarihinde kredi ve kredi kartı talebinde bulunduğu, sanığın kredi talebinin anında reddedildiğini belirttiği, mahkemece kredi kartı konusunda bir karar da verilmediği dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından; sanığın ne şekilde kredi talebinde bulunduğunun araştırılması, varsa çekmeye çalıştığı krediye ilişkin banka kayıtlarının getirtilerek, sanığın ne kadar kredi talebinde bulunduğu, sanığın kredi çekme talebinde bulunurken icra hareketlerine başlayıp başlamadığı, banka tarafından bu taleple ilgili hangi işlemlerin yapıldığı ve icra hareketlerinin hangi engel nedenden dolayı tamamlanamadığının belirlenmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de; eylemin teşebbüs aşamasında kalması durumunda, sanık hakkında, TCK’nın 158/1-j, son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken, teşebbüs edilen haksız menfaat miktarına göre, adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün para cezasının, suçtan elde edilmeye çalışılan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenmesi, belirlenen bu gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonucun gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde, teşebbüs edilen miktar bulunmadan adli para cezasının tayin edilmesi,
3-Deniz Bank, İNG Bank ve İş Bankasına karşı işlenen nitelikli dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK"nın 158/1-j bendinde, dolandırıcılık suçunun, Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, işlenmesi, nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Bu suçun oluşabilmesi için, Kredi elde eden kişinin banka veya diğer kredi kurumu görevlilerini hile ile aldatmış olması gerekir. Krediyi alan kişinin aldatıcı herhangi bir eylemi olmaksızın, sırf banka elemanlarının kendi görevlerini layıkıyla yerine getirmemeleri yüzünden bir kredi açılmışsa,dolandırıcılıktan bahsedilemez, şartları varsa bankacılık suçundan bahsedilebilir. Bu suçun mağdurları banka ve diğer kredi kurumlarıdır. 5411 sayılı Bankacılık Kanunu"nun 3. maddesinde, banka, 48. maddesinde ise kredinin tanımı yapılmıştır. Tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlama suçun konusudur. Kredinin tahsis edilmesinin gerekli olup olmadığı, kredi verecek kuruluşun mevzuatında öngörülen düzenlemeler çerçevesinde belirlenir. Fiil, sahte kıymet takdiri raporları veya gerçeğe aykırı belgeler,bilançolar düzenleyerek hileli davranışıyla bunları aldatmaktadır. Kredi kurumu banka olmamasına karşın faiz karşılığında olsun veya olmasın, kanunen borç vermeye yetkili kılınan kurumlar anlaşılacaktır. Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde, nitelikli dolandırıcılık suçunun mağdurunun banka olduğu, bankanın farklı şubelerinden kredi çekilmesi durumunda eylemin tek bir mağdura karşı işlenmiş kabul edileceği dikkate alınarak, sanığın, İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 203/426 Esas sayılı dosyada 26/08/2013 tarihinde İNG Bank’a karşı nitelikli dolandırıcılık suçundan açılan kamu davası ile bu dava dosyasının zincirleme suç hükümlerinin değerlendirilmesi açısından birleştirilmesinin sağlanması, sanığın, bu dosyada, aynı suç işleme kararıyla ...’nden 26/08/2013 tarihi ile aynı bankanın Karşıyaka Şubesi’nden 09/09/2013 tarihinde sahte belgelerle çektiği krediler açısından; ...’nden 21/08/2013 tarihi ile aynı bankanın Karşıyaka Şubesi’nden 09/09/2013 tarihinde sahte belgelerle çektiği krediler açısından; İş Bankası Bostanlı Şubesi’nden 23/08/2013 tarihi ile aynı bankanın Karşıyaka Şubesi’nden 10/09/2013 tarihinde sahte belgelerle çektiği krediler açısından, her bir bankaya yönelik olarak ve banka sayısınca üç kez TCK’nın 158/1-d, j, son, 43. maddeleri gereğince zincirleme suç hükümleri kapsamında tek bir suçtan ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden, her bir kredi çekme olayı nedeniyle ayrı ayrı hüküm kurularak fazla ceza tayini,
10/09/2013 tarihinde İş Bankası Karşıyaka şubesi’ne yönelik olarak işlenen nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hüküm açısından kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k), (l) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği ve buna göre, haksız menfaat miktarının 15.000 TL, haksız menfaatin iki katının 30.000 TL olduğu dikkate alınarak temel cezanın bu miktardan az olmayacak şekilde belirlenip sanığın 1.500 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 35/2 maddesi gereğince cezasından ¾ oranında indirim yapılarak sanığın 375 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 62 maddesi gereğince cezasından 1/6 oranında indirim yapılarak sanığın 312 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve aynı Kanun"un 52. maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL den hesap edilmek suretiyle netice olarak 6240 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, verilecek cezanın haksız menfaatin iki katından az olamayacağı gerekçesiyle fazla adli para cezası tayini,
4-Resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 tarih, 2013/11-397 E., 2014/202 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, buna göre, sanığın aslı elde bulunan ...’ya ait nüfus cüzdanını sahte olarak düzenledikten sonra söz konusu sahte belgeyi kullanarak değişik tarihlerde sahte banka kredi sözleşmelerini imzaladığı, buna göre sanığın, aynı suç işleme kararıyla, farklı mağdurlara değişik zamanlarda verilmek suretiyle kullanılan sahte belgeler nedeniyle, tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulup, aynı Kanun"un 43. maddesi gereğince zincirleme suç hükümleri gereğince cezanın arttırılması gerektiği gözetilmeden, belgelerin verildiği mağdur sayısınca suç oluştuğu kabul edilip sahtecilik suçundan ayrı ayrı hüküm kurularak fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 26/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.