Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/8958 Esas 2010/10361 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/8958
Karar No: 2010/10361

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/8958 Esas 2010/10361 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2010/8958 E.  ,  2010/10361 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANTALYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,
    TARİHİ : 28/12/2009
    NUMARASI : 2009/151-2009/524

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden paydaşı olduğu  578 ada 3  parsel sayılı taşınmaza   diğer paydaşlardan  davalıların, payları kadar kullanabilecekleri yer olduğu halde, kullanım biçimi ile ilgili olarak çekişme yaratıp, kullandığı kısma elatmaya kalkıştıklarını ileri sürerek, paydaşlar arasında yer itibariyle kullanma biçiminin TMK"nın 693/2. maddesi uyarınca belirlenmesine, kullanımına ayrılacak yere  elatmalarının önlenmesine ve aradaki  çekişmenin giderilmesine  karar verilmesini istemiştir.  
    Davalılar, dava konusu taşınmazda paydaş olduklarını, davacının kendi paylarına müdahale ettiğini, davacıyı, dava açacakları yönünde uyardıklarını belirtip  davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne  karar  verilmiştir.
    Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. 
    Dava, paylı mülkiyet üzere olan taşınmazda TMK"nın 693/2. maddesi hükmü uyarınca, taşınmazın kullanım biçiminin paydaşlar arasında yer ve zaman itibariyle belirlenmesine ilişkin olup, mahkemece yapılan uygulama neticesinde elde edilen teknik bilirkişi raporunun hükme elverişli olduğu anlaşıldığından, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olmasında isabetsizlik yoktur.
    O halde, davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine,
    Ancak; davacı TMK"nın 693/2. maddesi kaynaklı isteği yanında, aynı zamanda elatmanın önlenmesine de karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama neticesinde davalıların taşınmaza, davacıyı taşınmazdan men edecek şekilde, başka ifadeyle davacı yönünden intifadan men olgusu gerçekleşecek şekilde bir elatma olgusunun bulunmadığı tüm tanık ifadeleri ve dosya kapsamıyla sabittir. Öyleyse; davalıların, davanın açılmasına sebebiyet verdikleri düşünülemez. Buna göre de davalıların yargılama giderleri ile birlikte bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden sorumlu tutulmasına olanak yoktur.
    Hal böyle olunca, davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  13.10.2010  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.