11. Hukuk Dairesi 2014/8930 E. , 2014/20258 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01.11.2011 gün ve 2011/408-2011/424 sayılı kararı onayan Daire’nin 22.10.2013 gün ve 2012/2035-2013/18500 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin çeşitli tarihlerde ve çeşitli miktarlarda kuru kayısı yükünü Amerika"da mukim ... ... şirketine vesaik mukabili sattığını, müvekkilinin malın alıcısı ... şirketinden almış olduğu talimat üzere malların Amerika"ya taşınması amacıyla davalı ... ...A.Ş. ile irtibata geçtiğini, müvekkilinin taşıyan ... ..."a verdiği yükleme talimatında taşıma konusu malların vesaik mukabili olduğunu da bildirdiğini, nitekim taşıyanın talimata uygun olarak banka emrine konişmentolar düzenlediğini, diğer davalının taşıyanın ifa yardımcısı olarak hareket ettiğini, davalıların usulüne uygun banka cirolu orjinal konişmentolar kendilerine ibraz edilmeksizin malları ... ve/veya 3. kişilere teslim ettiklerini, böylece müvekkilinin mal bedelerini tahsil edemediğini, müvekkilinin tahsil edilmeyen mal bedelleri ve kâr nedeniyle bu davaya konu edilen zararının 917.000 USD olduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalılarca haksız olarak itiraz edildiğini belirterek, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizin 2012/2035 Esas, 2013/18500 Karar sayılı ilamıyla onanmıştır.
Taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Davacı vekili, taşıma sözleşmesinin ihlali nedeniyle doğan mal bedeli ile kâr kaybı nedeniyle doğduğunu iddia ettiği toplam 917.000 USD alacağının tahsili amacıyla giriştiği icra takibine davalılarca yapılan itirazın iptali istemiyle işbu davayı açmıştır.
Yargılama aşamasında davacı vekilince verilen 24.04.2007 tarihli tavzih dilekçesiyle takibe konu 917.000 USD"lik bölümünün mal bedeline, kalan 274.688,96 USD"lik bölümünün ise dava konusu mal bedelllerinin tahsil edilememesi nedeniyle mahrum kalınan kâr kaybı ve bankalara ödenmek zorunda kalınan kredi faizlerine ilişkin olduğunu belirtmiş, 29.04.2010 tarihli dilekçesinde bu defa 274.688,96 USD alacak bölümüne açıklık getirerek malların hatalı teslimi nedeniyle uğranılan kâr kaybına karşılık 221.403,63 TL ve 159.975,38 TL finansman kaybının hüküm altına alınmasını istemiştir. Mahkemece 22.403,63 TL"lik kâr kaybı zararına yönelik olarak yapılan itirazın iptali ile bu bedel yönünden de takibin devamına karar verilmiş ise de; 16.08.2007 tarihli bilirkişi raporunda da görüleceği üzere söz konusu miktar 2004-2005 ve 2006 yılları esas alınarak belirlenmiş olup davanın itirazın iptali davası niteliğinde açılmış olması karşısında kâr mahrumiyeti hesabının takip tarihi olan 28.05.2004 tarihi esas alınarak yapılması gerekirken talep aşılmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
2- Kabule göre de; Mahkemece verilen 13.05.2010 tarihli ilk kararda davacının talebi sadece mal bedeli yönünden kabul görüp, diğer alacak istemlerinin reddine karar verilmek suretiyle davalılar yararına 28.008,28 TL vekalet ücretine hükmedilmiş bilahare bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda 01.11.2011 tarihli kararla mal bedeline yönelik 642.311,04 USD"lik kısıma ilişkin olarak karar verilmesine yer olmadığına, 221.403,63 TL kâr kaybına vaki itirazın iptali ile bu miktar için dahi takibin devamına karar verilmiş ise de bu miktar ilk kararda reddedilip davalılar yararına vekalet ücretine hükmedildiğine göre verilecek yeni kararda vekalet ücretleri yönünden yeniden hüküm tesisi gerekirken davalıların haklı olmadıkları belirlenen kâr mahrumiyeti için lehlerine vekalet ücreti takdirine yol açacak şekilde hüküm tesisi yanlış olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 22.10.2013 gün ve 2012/2035 Esas, 2013/18500 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar, (2) numarılı bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harçlarının istekleri halinde karar düzeltme isteyenlere iadesine, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.