Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/1070 Esas 2017/9525 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1070
Karar No: 2017/9525
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/1070 Esas 2017/9525 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/1070 E.  ,  2017/9525 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi

    Davacı ... ile davalılar ... ve ... arasındaki Tasarrufun iptaline ilişkin davadan dolayı ... 25. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 20.09.2016 gün ve 2015/262 Esas -2016/370 sayılı karara karşı davalı ... vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi"ne istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi"nce verilen 14.12.2016 gün ve 2016/18 Esas -2016/18 sayılı kararın ..."ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
    -K A R A R-
    6100 sayılı HMK"nın değişik 362/1-a maddesinde miktar veya değeri 41.530,00 TL"yi (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı belirtilmiştir.
    Davalılar arasındaki, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan ve davalılar arasındaki tasarrufun borçlunun hissesi oranında iptali istemine ilişkin olarak ilk derece mahkemesinin kabul kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı"nca verilen 14.12.2016 gün ve 2016/18 Esas ile 2016/18 karar sayılı ilam ile mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunarak istinaf başvurusu red edilmiş bu karar temyiz edilmiştir.Tasarrufun iptali davalarında dava değerini, iptale konu tasarruf miktarı ile takip konusu alacak miktarından hangisi az ise o miktar oluşturmaktadır. Somut olayda takibe konu alacak miktarı 71.923,41 TL ise de iptaline karar verilen taşınmazın borçlunun hissesi olan 3/16 oranına isabet eden değeri 22.025,500 TL olup bu miktar itibari ile Bölge Adliye Mahkemesi Kararı miktar itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyizinin istenilmesi halinde, mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ..."ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı ... vekilinin temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz isteminin, Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün kabul edilen miktar itibariyle kesin olması nedeniyle REDDİNE, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilemsine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 24/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.