14. Hukuk Dairesi 2014/13451 E. , 2015/7233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.01.2002, 06.02.2004, 14.10.2005 ve 24.08.2007 gününde verilen dilekçeler ile geçit hakkı istenmesi üzerine asıl ve birleştirilen davalarda bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili ve davalılar ... v.d. vekili ile davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, paydaşı olduğu 207 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısı bulunmadığını, 211 sayılı parselde fiilen kullandığı yol olduğunu ileri sürerek, geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
Birleştirilen davalar ile husumeti 211 parselin diğer paydaşlarına ve genel yola bağlantısını sağlayacak seçeneklerdeki parsel maliklerine yöneltmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece 207 parsel yararına 211 parselden geçit kurulmuş, Dairemizce, taşınmazın genel yola kesintisiz bağlantısını sağlayacak biçimde geçit kurulması gerektiği gerekçesiyle verilen bozma kararına uyularak, yeniden 211 parselden geçit kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ..... ve arkadaşları vekili, davalı Hazine vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
Bir kısım 207 parsel maliki davalılar ..... ve arkadaşlarının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
Somut uyuşmazlıkta, paftadan davacının paydaşı olduğu 207 parsel sayılı taşınmazın mutlak geçit ihtiyacı içinde bulunduğu ve geçit ile yükümlendirilen 211 parsel sayılı taşınmazın sınırlarında genel yol bulunmadığı anlaşılmaktadır. Fen bilirkişilerinin düzenlediği 14.12.2004 ve 16.07.2013 günlü raporların eki krokilerde 207 parsel sayılı taşınmazın kesintisiz olarak genel yola bağlanabileceği seçenekler gösterilmiştir. Geçit kurulan 207 sayılı parselin sınırlarında paftasında işaretli olmayan eylemli olarak kullanılan yollar bulunmaktadır. Ancak, bu yollar paftasında işaretli olmadığından üzerinden geçtiği parsel maliklerinin onayına bağlı olarak kullanılmakta, maliklerinin onayının sona ermesi halinde kullanılma olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle, mutlak geçit ihtiyacı içerisindeki 207 parselin ana yola bağlantısını sağlayan bir geçit hakkı kurulması gerekir. Aksi durumda yasayla amaçlanan sonuca ulaşılma olanağı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, 207 parsel sayılı taşınmaz yararına genel yola bağlantı sağlanmadan, başka bir anlatımla, Dairemiz bozma kararının gereği yerine getirilmeden sadece 211 parselin geçit ile yükümlendirilmesi geçit hakkının kesintisiz olması gerektiği ilkesine uygun değildir.
Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Hazine vekili ile davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.