Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/11296 Esas 2014/10354 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11296
Karar No: 2014/10354
Karar Tarihi: 22.05.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/11296 Esas 2014/10354 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/11296 E.  ,  2014/10354 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Keşan İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 12/04/2013
    NUMARASI : 2013/51-2013/95

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    KARAR

    Davacı üçüncü kişi vekili, Keşan İcra Müdürlüğü’nün 2012/6722 sayılı Takip dosyasında yapılan 27.11.2012 günlü hacze konu menkullerin vekiledenine ait olduğunu, borçlu ile ilgisinin bulunmadığını belirterek İİK"nun 96 ve ilgili maddelerine tutunarak istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı alacaklı vekili, somut olayda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunu ve sunulan delillerin istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, somut olayda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü altında olan üçüncü kişinin sunduğu faturaların mahcuzlara uyduğu, her zaman temini mümkün belgelerden olmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre ve özellikle haciz sırasında borçlu şirket ortağının hazır olduğu ve bu kişi ile davacı üçüncü kişinin soy isimlerinin aynı olduğu görülmüştür. Kaldı ki, borçlu şirketin diğer ortağının soyadının da davacının soyadı ile aynıdır. Ne var ki, mahkemece, borçlu şirket ortakları ile davacı üçüncü kişi arasındaki akrabalık bağının derecesi nüfus kayıtları getirtilerek tespit edilmemiştir. Ayrıca, gerekirse mahallinde kolluk aracılığı ile de inceleme yaptırılarak bu kişinin fiilen borçlu şirket bünyesinde çalışıp çalışmadığı araştırılmalıdır. Eş anlatımla alacaklıdan mal kaçırmak için muvazaalı işlemler yapılıp yapılmadığı ve mülkiyet karinesinin kimin yararına olduğu hususları açıklığa kavuşturulmamıştır. Delillerin ispat gücü buna göre ele alınıp değerlendirilmemiştir.
    Hal böyle olunca, eksik araştırma ve incelemeyle yetinilerek yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması isabetli değildir.
    Davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle hükmün İİK"nun 366. ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 248,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
    22.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.