
Esas No: 2019/7372
Karar No: 2021/4641
Karar Tarihi: 08.04.2021
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/7372 Esas 2021/4641 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İZMİR 11. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkumiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1- Sanık hakkında, suça konu 18/08/2014 tarihli eylemi nedeniyle, ilk olarak 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca 09/12/2014 tarihinde kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verildiği, kararın infaz için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği ve yükümlülüklerinin ihlali nedeniyle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırılarak, açılan kamu davası üzerine yargılamaya devam edilerek hüküm kurulduğu görülmüş ise de;
Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve mercinin de gösterilmesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için 09/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın tebliğ edilmesi gerektiğinden, kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak kararın kesinleşmesi halinde infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine, yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
2- Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının erteleme süresi zarfında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Cumhuriyet Başsavcılığından ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191/2. maddesi uyarınca verilmiş bir "kamu davasının açılmasının ertelenmesi"" kararının erteleme süresi zarfında işlemişse; 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine" ve tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararı veren ilgili mahkemeye ihbarda bulunulmasına karar verilmesi; aksi halde 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesi uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3- İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 09/12/2014 tarihli kararının içeriğinde sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve mercinin de gösterilmesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için belirtilen kararın kesinleşmediği, sanığın 04/07/2015 tarihli eylemi sırasında 18/08/2014 tarihli eylemi nedeniyle verilen 09/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 04/07/2015 tarihli ikinci eylemin 09/12/2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının ihlali olarak kabul edilemeyeceği, sanığın 18/08/2014 tarihli eylemine ilişkin verilen erteleme kararı henüz kesinleşmeden gerçekleşen 04/07/2015 tarihli eylemine ilişkin soruşturma dosyasının da ilk eyleme ilişkin dosya ile birleştirilmesine karar verilerek her iki eylemin kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı gerekçeyle sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
4- Tüm dosya içeriğine göre sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulamasına karar verilirken uygulama maddesi olan 5237 sayılı TCK"nın 192/3. maddesinin gösterilmemesi,
5- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 08/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.