
Esas No: 2019/524
Karar No: 2019/1378
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/524 Esas 2019/1378 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava dilekçesinde, davacı yönetim tarafından apartman ortak alanlarında tadilat yapılması ve iskan ruhsatı alınmasına yönelik çalışmaların gerçekleştirildiğini, davalının bu işlerle ilgili olarak payına düşen 41.000,00 TL"yi ödememesi sebebiyle alacağın tahsili için ... 16. İcra Müdürlüğünün 2014/23213 Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borcun tümüne yönelik itirazı sonucunda itirazın durduğunu belirterek ... 16. İcra Müdürlüğünün 2014/23213 Esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 24.390,99 TL asıl alacak için itirazın iptaline ve takibin devamına, takipten sonra asıl alacağa yasal faiz yürütülmesine, alacağın likit olmayıp yargılamayı gerektirmesi nedeniyle icra inkar tazminatının reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; davalının savunmasında dava konusu bağımsız bölümde paylı mülkiyete sahip olduğunu ve söz konusu borçtan tapudaki payı oranında sorumlu olması gerektiğini savunduğu anlaşılmaktadır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 22. maddesine göre kat malikinin 20. madde uyarınca payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından, bağımsız bölümlerin birinde kira akdine, oturma hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlarda müştereken ve müteselsilen sorumludur. Kat maliki ile kiracının, oturma hakkına veya başka bir sebebe dayanarak bu bağımsız bölümden devamlı surette yararlananların haklarıyla bağımsız bölümde paylı mülkiyete sahip olan tüm maliklerin hakları arasında herhangi bir farklılık bulunmamaktadır. Söz konusu borcun Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinden kaynaklanması halinde bu borcun bağımsız bölümde payı bulunan kat maliklerinden müteselsil sorumluluk hükümlerine göre istenmesinde yasal bir engel bulunmamaktadır. Müteselsil borcun özelliği gereği alacaklı borcun tamamını, ödeme kabiliyetine sahip olduğuna inandığı herhangi bir paydaştan isteyebilir. Borçlu kat malikinin 22. maddedeki müteselsil sorumluluğu yönünden
tek başına bağımsız bölüm maliki olması ile paydaş olarak malik olması arasında fark bulunmamaktadır. Borcun tamamını ödeyen paydaşın diğer paydaşlara rücu etme hakkı her zaman mevcuttur. Bu nedenle; mahkemece davalının paydaş bulunduğu bağımsız bölüme düşen ortak gider borcu belirlenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığından temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 04/03/2019 günü oy birliği ile karar verildi.