Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7339
Karar No: 2018/8481
Karar Tarihi: 26.11.2018

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/7339 Esas 2018/8481 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/7339 E.  ,  2018/8481 K.

    "İçtihat Metni"



    Dolandırıcılık suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 157/1. maddesi uyarınca 1 yıl 6 ay hapis ve 30 gün adli para cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar anılan kanunun 53/1-a-b-d-e maddesindeki haklardan, koşullu salıverilinceye kadar ise aynı kanunun 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına, hapis cezasının aynı kanunun 58. maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Kahramanmaraş 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.06.2011 tarih ve 2010/231-2011/693 sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 02.10.2018 gün ve 94660652-105-46-3548-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.10.2018 gün ve 2018/81744 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre;
    1- 5237 sayılı Kanun"un 52/1 ve 2. fıkrasında yer alan “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yedi yüz otuz günden fazla olamamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir. En az yirmi ve en fazla yüz Türk lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” düzenleme karşısında, sanık hakkında 30 gün olarak hükmedilen adlî para cezasının miktarının belirlenmemesinde,
    2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
    3-Sanığın, www.sahibinden.com adlı internet sitesine ilan verip, şikayetçiyle yüz yüze gelmeden ondan haksız menfaat temin etmesi şeklinde iddia olunan eylemin 5237 sayılı Kanun"un 158/1-f maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Sanığın, www.sahibinden.com adlı internet sitesine ilan verip, şikâyetçiyle yüz yüze gelmeden ondan haksız menfaat temin etmesi şeklinde iddia olunan eyleminin, TCK’nın 158/1-f maddesinde yer alan nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen (3) no’lu ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Kahramanmaraş 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 16.06.2011 tarih ve 2010/231-2011/693 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 4. fıkrasının (b) bendi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre (2) ve (3) no’lu bozma istemleri hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 26.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi