Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/2518
Karar No: 2006/8246

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/2518 Esas 2006/8246 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2006/2518 E.  ,  2006/8246 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  İzmir 4.İş Mahkemesi
    Tarih               : 28.11.2005
    No                   : 728-804  

    Davacı  davalılardan  işverene ait işyerinde 1.9.1986-5.2.2000 tarihleri arası çalıştığının tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
    Hükmün davacı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Davacı 1.9.1986-5.2.2000 tarihleri arasında, davalı işyerinde  kesintisiz  çalıştığının tesbitini istemiş Mahkeme  yazılı gerekçelerle istemin reddine karar vermiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden,  davalı işyerinin mobilya üretim işyeri olduğu 1.5.1986 tarihinde 506 sayılı Yasa kapsamına  alındığı  ve halen faal olduğu davacının işyerine 1.9.1986 tarihinde girdiği çalışmalarının kuruma eksik  olarak bildirildiği ve 5.2.2000  tarihinde  işyerinden ayrıldığı  davacı ile davalı işverenin anneoğul oldukları anlaşılmaktadır.
    Yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olan bu tür  davalarda, öncelikle davacının  çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yada  çalıştıklarının kurumca tesbit edilip edilmediği  yöntemince  araştırılmalı  daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir  duyarlılıkla araştırılmalıdır.  Çalışma olgusu  her türlü delille  ispatlanabilirse  de çalışmanın konusu, sürekli mi kesintili mi olduğu,  başlangıç ve bitiş tarihleri ile alınan ücret konularında  tanıkların sözleri  değerlendirilirken bunların  inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren işçi ve  işyeriyle  ilişkileri bazen uzun yılları kapsayan  bilgilerin insan  hafızasından yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre isticvap olunmalı, işyerinin kapsam,  kapasite ve niteliği ile bu beyanlar  kontrol edilmeli, mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef gibi   görevlileri ve o işyerinde  sürekli  çalışan öteki kişiler ile  gerektiğinde  komşu işyerlerinin kayıtlarında yer alan çalışanları  dinlenmeli böylece çalışma olgusu  hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde sağlıklı  bir biçimde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel  Kurulu"nun  16.6.1999 gün ve 1999/21-510-527,  30.6.1999 gün ve  2003/21-35-64  ile 10.10.2004 gün ve 2004/21-538 sayılı kararları da bu yöndedir.
    Mahkemece  yukarıda belirtildiği şekilde delillerin toplanmadığı,   işyerinde ve kurumdan çalışma dönemine ilişkin kayıtların ve dönem bordrolarının  getirtilerek  incelenmediği, dönem bordrolarında  yer alan  sürekli çalışmalarının  dinlenmediği,  komşu işyerlerinin kayıtlarında yer alan çalışmalarının beyanlarına da  başvurulmadığı, aynı dönemde birlikte  çalıştıkları ve işyerini idare ettikleri bildirilen diğer iki kardeş A. D. ve Ü. D. "ın beyanlarına da özellikle başvurulması ve bu iki kardeşin çalışmalarının   bordrolarda  ne şekilde yer  aldığının  incelenmesi  gerekirken bu hususunda gözardı edildiği, bu tür davaların kamu  düzenine ilişkin olduğu  dikkate  alınarak deliller  olabildiğince toplanarak olumlu veya olumsuz bir sonuca  gitmek gerekirken, dosyaya getirtilen hizmet cetvellerinden davalı  işyerinde kısmen  çalıştıkları anlaşılan ve davacının çalışmalarının sürekli olduğunu belirten    davacı    tanıkları    D.   D.  ile   G.  U.  ve   davalı   tanığı T. U."ın beyanlarını dikkate almaksızın, yalnızca davalı işverenin beyanını,  davacının çalışmalarının 1986-2000 yılları arasında olduğu nazara alınmadan 1999 yılında verilmiş bir  vekaletnameyi ve davalı işverenin davacının annesi olduğundan hareketle tamamen  veya kısmen kaçak çalıştırmanın  " hayatın olağan akışına aykırı olduğu" soyut düşüncesiyle düzenlenmiş  yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir. 
    Bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,  18.9.2006   gününde oybirliğiyle karar verildi.
     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi