Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11267 Esas 2021/1375 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/11267
Karar No: 2021/1375
Karar Tarihi: 10.02.2021

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/11267 Esas 2021/1375 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/11267 E.  ,  2021/1375 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç :Taksirle öldürme
    Hüküm :TCK’nın 85/1, 31/3, 62/1, 50/3, 50/1-a, 52/2-4.maddeleri gereğince mahkumiyet


    Taksirle öldürme suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 85/1. maddesi uyarınca tayin olunan 3 yıl hapis cezasında, TCK’nın 31/3. maddesi uyarınca 1/3 indirim yapılması neticesinde 2 yıl hapis cezası yerine 2 yıl 8 ay hapis cezasına hükmedilmiş ise de, TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 1 yıl 8 ay hapis ve sonuç ceza olarak 12.100 TL adli para cezasının doğru olarak belirlenmesi karşısında bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Gerekçeli karar başlığında, 18.06.2014 olan suçun işlendiği tarihin 18.04.2014 şeklinde gösterilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.
    15 yaşındaki suça sürüklenen çocuğun sevk ve idaresindeki motosiklet ile gündüz vakti, meskun mahalde, üç şeritli bölünmüş karayolunda seyir halindeyken olay mahalli dört yönlü ışıklı kavşağa geldiğinde orta şerit içerisinde sağ şeride yakın noktada bulunan önündeki ...’nin sevk ve idaresindeki elektrikli bisikletin arka lastik sol tarafına çarpması sonucu asli kusurlu olarak elektrikli bisiklet sürücüsünün ölmesine neden olduğu olayda,
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk müdafiinin, kazanın oluşumunda müteveffanın kusurlu eylemlerinin dikkate alınmadığına, hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunun gerçeği yansıtmadığına, katılanların tüm maddi zararlarının sigorta tarafından karşılandığına, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmadığına ilişkin, süre tutum dilekçesi vererek kararı temyiz eden katılanlar vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan; fakat suça sürüklenen çocuğun sonuç ceza olarak kısa süreli hapis cezası miktarını aşan hapis cezasının TCK" nın 50/3. maddesi gereğince seçenek yaptırımlara çevrilmesi,
    Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 5. fıkrasında yer alan “SSÇ"nin 18 yaşından küçük olması ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olması nedeniyle TCK"nın 50/3. maddesi gereğince zorunlu olarak” ibaresinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.