15. Ceza Dairesi 2015/11275 E. , 2018/8448 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-f, son, 43, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan, sanıklar İlyas ve Hasan"ın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar İlyas ve Hasan, sanık ..."nın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin reddine dair ek karar sanık ... tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
I-Sanık ..."in temyiz talebinin reddine dair ek karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Sanığın, 06/06/2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü, CMUK"nın 310. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süreden sonra, 03/11/2014 tarihinde temyiz ettiği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 315. maddesi uyarınca reddine ilişkin ek karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan, sanık hakkındaki 14/11/2014 tarih, 2014/1 Esas ve 2014/70 Karar sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın ONANMASINA,
II-Sanıklar İlyas ve Hasan"ın dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanık ..."ın ..."yla üye işyeri sözleşmesi imzalayıp, işyerinde pos cihazı kullandığı, sanıklar Hasan ve Mustafa"nın, sanık ..."la işbirliği içinde hareket ederek, gerçekte olmayan alışverişi kredi kartıyla işlem yaparak varmış gibi gösterip, daha sonra gerçek olmayan alışveriş ile ilgili satın alınan malların teslim edilmediğini iddia ederek katılan bankaya müracaat ettikleri, katılan bankanın da kredi kartlarının kullanıldığı pos cihazının kendisine ait olması nedeniyle zorunluluktan ötürü sanıklar Hasan ve Mustafa"ya söz konusu paraları iade ettiği, yapılan alışverişte kullanılan 8 adet kredi kartı numarasının sanık ..."a, 1 adet kredi kartının ise sanık ..."e ait olduğu, sanıkların bu suretle menfaat temin ederek teselsül halinde nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia ve kabul edildiği olayda; sanık savunması, tanık beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından sanıklar İlyas ve Hasan"ın atılı suçu işlediklerinin sübut bulduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f), (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde hükmolunacak hapis cezasının üç yıldan, adli para cezasının ise elde edilen haksız menfaatin iki katından az olamayacağının düzenlenmesine rağmen, sanık ... için temel cezanın 2 yıl 4 ay hapis ve 10 gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenip, sonrasında, 3 yıl hapis 6 ay hapis ve 2150 gün adli para cezasına, sanık ... içinse temel cezanın 2 yıl 6 ay hapis ve 12 gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenip, sonrasında, 3 yıl 9 ay hapis ve 2225 gün adli para cezasına çıkarılması suretiyle yazılı şekilde temel ceza eksik belirlenerek sonuç cezanın doğru olarak tertip edilmesi sonuca etkili olmadığından; kabule göre de; sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1-son, 43, 62, 52. maddeleri uyarınca yapılan uygulama sırasında, netice cezanın sanık ... hakkında 4 yıl 3 gün hapis ve 49.260 TL adli para; İlyas hakkında 4 yıl 8 ay 7 gün hapis ve 55.600 TL adli para cezası olacağı gözetilmeden hesap hatası sonucu eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 22/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.