10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/414 Karar No: 2016/2759 Karar Tarihi: 08.03.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/414 Esas 2016/2759 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/414 E. , 2016/2759 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi : İş Mahkemesi Tarihi : 05.03.2015
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddeleri olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır. 1)Eldeki dosyada, davacı davalı işyerinde 01.01.2007-09.08.2012 tarihleri arasında hizmetlerinin tespitini istediği davada mahkemece, istemi aynen hüküm altına almıştır. Mahkemece, davacının 01.01.2007 tarihinin sigorta başlangıcı olarak tespitine karar verilmesini yönündeki davacının talebini davalı işyerinde çalışmaya başlangıç tarihi olarak anlaşılması gerektiği kaldı ki dosyamız içerisindeki davacının hizmet döküm cetvelinde 1987/3. dönemden itibaren çalışmalar olması nedeniyle davacının 01.01.2007 tarihinin sigorta başlangıcı olarak tespitinde hukuki yarar bulunmamasına rağmen yazılı şekilde karar verilmesi hatalı ve yanılgılı değerlendirme dolayısıyla isabetsizdir. 2)Mahkemece, davacının 01.01.2007-09.08.2012 tarihleri arasında çalıştığının tespiti yönünden kurulan hüküm için yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, davalı işyerinde uyuşmazlık konusu dönemde sosyal güvenlik kontrol memurlarınca bir denetim yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, davacının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu, çalışmanın varlığı ve kesintili olup olmadığı ve çalışma süresinin niteliği yöntemince araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.