21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/2138 Karar No: 2006/7847
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/2138 Esas 2006/7847 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/2138 E. , 2006/7847 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Tarsus İş Mahkemesi Tarih : 18.11.2005 No : 20-339
Davacı, davalılardan Murat Savaşırın 1.6.1999-18.4.2000 tarihleri arası çalışmalarının fiili ve gerçek olduğunu, aksine müfettiş raporunun iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacı ile davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Davacı, kendisine ait konut inşaatı işyerinde, diğer davalı olan oğlu M.S.’ın, 1.6.1999-18.4.2000 tarihleri arasında sürekli çalışmasına rağmen aksine tespit yapan SSK Müfettiş raporunun iptalini, bu çalışmanın fiili ve gerçek olduğunun tespitini ve anılan rapora dayanılarak tahakkuk ettirilen idari para cezasının iptalini istemektedir. Dairemizin bozma ilamına uyularak kesinleşen idari para cezası hakkındaki davanın reddine ilişkin Mahkeme kararı yerinde ise de, yine bozma ilamı doğrultusunda işin esasına girilerek toplanan deliller doğrultusunda anılan hizmetin tespitine dair verilen karar usul ve yasaya uygun görülmemiştir. 506 Sayılı Yasanın 3.maddesinin C fıkrası uyarınca aynı konutta birlikte yaşayan ve üçüncü dereceye kadar (Üçüncü derece dahil) olan hısımlar sırasında ve aralarında dışardan başka kimse katılmayarak bu konut içinde yapılan işlerde çalışanlar sigortalı sayılmazlar.Davacı işveren ile davalı işçi baba-oğul olup,kendilerine ait özel bina inşaatı işini birlikte yaptıklarını ileri sürmektedirler.Ancak daha sonra, dinlenen bazı tanıkların dışarıdan biri olarak inşaatta çalıştığını beyan ettikleri S.K.’ın çalışmaları SSK’ya bildirilmediğinden hükme esas alınamaz. Öte yandan 506 Sayılı yasanın 130.maddesinin 4.fıkrasında “sigorta müfettişlerince tutulan tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar muteberdir” hükmüne yer verilmekte; 4857 Sayılı yasanın 92. maddesine göre de “iş hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili memurlar tarafından tutulan tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar muteberdir” denilmektedir. Çelişkili tanık anlatımları müfettiş raporunun bu tespitinin aksini ispata elverişli olmadığından, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 10.7.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.