23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/3123 Karar No: 2020/2753
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/3123 Esas 2020/2753 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2017/3123 E. , 2020/2753 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Yalova 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esasdan reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafa aralarındaki sözleşmeye istinaden birtakım sağlık hizmeti verdiklerini, sözleşmenin devam ettiği süre içerisinde davalının kendi hastahane bünyesine MR cihazı koyarak fiilen sözleşmeyi feshederek hizmet alımını durdurduğunu, hasta akışının durması nedeniyle şirketi kapattıklarını, uğradıkları zararı talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının sağlık hizmeti taahhüdünü yerine getirmediğini, hastaların geri gönderilmesi nedeniyle ihtarname çektiklerini, MR cihazı almadıklarını, sağlık hizmetinin sadece davacıdan alınacağı ve hasta sevki konusunda taahhütte bulunmadıklarını, sözleşmeyi feshetmediklerini savunarak açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme gereği davalının sözleşme kapsamındaki hizmet ile ilgili bir işlem yapmayacağına ve hastaların sadece davacıya gönderileceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, taraflara sözleşmenin istenildiği zaman feshedilebileceğinin düzenlendiği, davacı fesih bildiriminin bu kapsamda değerlendirildiği gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili istinaf kanun yoluna götürülmüştür. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17.Hukuk Dairesi incelemesi sonucu; taraflar arasındaki sözleşmenin dava tarihi dikkate alındığında uzatıldığı, dava açılana kadar davalı tarafından gönderilen bir ihtarın olmadığı, ancak davalının davacıya sürekli hasta göndermek zorunda olduğuna ilişkin bir hükmün bulunmadığı gibi sözleşmenin fiili olarak feshine ilişkin iddinın da sözleşme hükümlerine uygun olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 14.09.2020 tarihinde kesin olarak oy birliği ile karar verildi.