20. Hukuk Dairesi 2014/7834 E. , 2015/419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1982 yılında ilân edilen genel arazi kadastrosu sırasında tarla niteliği ve 13050 m² yüzölçümüyle tespit ve tescil edilen ... Köyü 987 parsel sayılı taşınmaz, yörede 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastrosu sırasında, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/320 sayılı dosyasında tapu iptali tescil davasına konu olduğundan, yüzölçümünün belirlenmediği açıklanarak, 167 ada 23 parsel sayısıyla ve mülkiyeti tapu kütüğünde olduğu gibi sınırlandırılmıştır.
Davacı ... Yönetimi, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi kapsamında yapılan çalışmada kesinleşmiş Devlet Ormanı alanına müdahalede bulunularak, taşınmazın tarla vasfıyla davalı adına tespit edildiğini belirterek, tespitin iptali ve Hazine adına orman vasfıyla tapuya kayıt ve tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, eski 987, yeni 167 ada 23 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 28.12.2011 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) ile gösterilen 1032,27 m² yüzölçümündeki bölümün 167 ada 23 parsel sayısı ve orman vasfıyla Hazine adına; (B) ile gösterilen 1060,95m² yüzölçümündeki bölümün son parsel sayısı ve çamlık-çalılık vasfıyla beyanlar hanesine “ 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmıştır” şerhi verilerek Hazine adına; (C) ile gösterilen 11591 m² yüzölçümündeki bölümün ise tarla vasfıyla ... adına tapuya tescillerine karar verilmiş, davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 20/05/2013 gün ve 114 - 5853 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararı özetle; "Mahkemece, taşınmazın krokide (A) ile gösterilen bölümünün kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığı, (B) ile gösterilen bölümün 1993 yılında kesinleşmiş 2/B sahası içinde kaldığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunundaki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme şartlarının (A) ve (B) ile gösterilen bölümler hakkında oluşmadığı ve taşınmazın kısmen kesinleşmiş tahdit içinde kalması nedeniyle yapılan 22/2-a çalışmasının hatalı olduğu gerekçelerine dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; öncelikle davanın mülkiyet hakkına mı yoksa 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraza mı yönelik olduğu veyahut her iki istemi de birlikte mi içerdiği hususları net olarak anlaşılamadığı halde, mahkemece, davacı ... Yönetimine talep sonucu açıklattırılmamış, mahkemenin kabulüne göre davanın her iki istemi de içerdiği kabul edilse dahi, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı araştırılmamış, mülkiyet iddiasına ilişkin olarak da kadastro mahkemesinin görevli olmadığı düşünülmemiş, sadece kesinleşmiş orman tahdit haritasının bilirkişi marifetiyle uygulanmasına dayanılarak hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
-2-
2014/7834 - 2015/419
Bu nedenle; mahkemece, Hukuk Genel Kurulunun 05.12.2012 gün ve 2012/20-874 E. - 1016 K. ve 2012/20-875 E. - 1017 K. sayılı kararlarında da benimsediği üzere, davacı ... Yönetimi vekiline dava dilekçesi açıklattırımalı, davanın sadece mülkiyete ilişkin olması halinde, başkaca araştırma yapılmadan görevsizlik kararı verilmeli; yalnızca paftaların yenilenmesi işlemine itiraz veya her iki isteme de yönelik olduğu belirlendiği takdirde, çekişmeli parselin yenilemeden önceki ilk tesisinden itibaren, miktar, cins ve malik değişikliklerini, ifraz ve tevhitleri gösteren tapu kayıtları, tutanak ve haritaları ile yenilemeden sonraki çapı, haritası ve tutanağı, davalı tarafın dayandığı mahkeme kararlarına ilişkin dosya asılları getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı bilirkişi vasıtasıyla keşif ve inceleme yapılarak, çalışmanın 3402 sayılı Kanunun 22/2 (a) bendiyle, Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usûl ve Esaslara İlişkin 26/11/2006 tarihli ve 26361 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı saptanmalı, bu konuda bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı ve toplanan delillere göre 3402 sayılı Kanunun 22/2 (a) bendine göre yapılan kadastro işlemine yönelik davanın esasına ilişkin bir karar verilmeli; orman niteliğiyle Hazine adına tescil istemi, dava konusu parselin mülkiyetine yönelik bir hakka ilişkin olduğundan, bu talep yönünden görevsizliğe karar verilmelidir." denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, yenileme çalışmasının usûl ve kanuna uygun olduğu belirlenerek davanın reddine, 167 ada 23 parselin uygulama tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraz ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptaline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1943 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılıp 19.09.1943 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman tahdidi ile 21.05.1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması ve 21.04.2011 tarihinde ilân edilerek kesinleşen 4999 sayılı Kanunun 9. maddesi gereğince aplikasyon, ölçü, çizim hesaplamalarından kaynaklanan yüzölçümü ve fennî hataların düzeltilmesi işlemi bulunmaktadır.
Hükmüne uyulan bozma ilâmına, kararın dayandığı gerekçeye göre; mahkemece yapılan keşif ve inceleme sonucunda, yapılan çalışmanın 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesiyle, 26.11.2006 tarihli ve 26361 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usûl ve Esaslara İlişkin Yönetmelik hükümlerine uygun olduğu, Orman Yönetimi vekilinin 06/11/2013 günlü duruşmada mülkiyete yönelik bir davasının bulunmadığını açıkladığı, bu nedenle yenileme kadastrosuna yönelik davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı ... Yönetimini temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi.