Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2172
Karar No: 2012/4477
Karar Tarihi: 20.03.2012

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/2172 Esas 2012/4477 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2011/2172 E.  ,  2012/4477 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı Dışişleri Bakanlığı vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vdl. aleyhine 17/02/2009 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın davalılardan ... ve ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 08/06/2010 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan ... ve ... vekilleri; duruşmasız olarak incelenmesi de davacı vekili taraflarından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 20/03/2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan ... vekili Avukat ... ve ... vekili Avukat ... ile karşı taraftan davacı hazine vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre
    davacının belediye encümen üyeleri olan davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."ye yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davacının davalılardan ..."na yönelik temyizine gelince;
    3533 sayılı Yasa"nın 1. maddesine göre genel, katma ve özel bütçelerle yönetilen daireler ve belediyelerle sermayesinin tamamı devlete veya belediyelere yahut özel idarelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan uyuşmazlıklardan adli yargının görevi içinde bulunanlar o Yasa"da yazılı tahkim usulüne göre çözümlenir.
    Tarafların sıfatı gereği aralarındaki uyuşmazlığın tahkim usulüne göre çözümlenmesi gerektiği gözetilerek sözü edilen Yasa uyarınca dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmiş olması usul ve yasaya aykırı olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    3-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    4-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince; dava, ... tarafından 13/10/1997 tarihinde kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırma bedelinin bakiye kısmının ödenmemesi nedeniyle taşınmaz sahibinin 2003 yılında Avrupa İnsan Hakları
    Mahkemesi"ne başvurusu üzerine mahkemenin ihlal kararı vererek Türkiye aleyhine hükmettiği maddi tazminat ile yargılama giderinin olayda sorumluluğu olduğu iddiasıyla kamulaştırma kararında imzası olan encümen üyeleri ile ödemenin yapılmadığı süreçte görev yapan belediye başkanları ve belediye tüzel kişiliğinden rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ödemenin yapılmamasında davalı ... başkanlarının (%50"şer) oranda kusurlarının bulunduğu gerekçesiyle davacının ödediği miktarın tamamının davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; diğer davalılar hakkındaki istem reddedilmiştir. Kararı davacı ile davalılardan ... ve ... temyiz etmişlerdir.
    a-Dava konusu ödemeye temel teşkil eden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi"nin 18 Aralık 2007 günlü "Sevgili-Türkiye Davası"nın kararının çeviri metni incelendiğinde maddi tazminatın miktarının "...-Türkiye davası"na atıfta bulunularak belirlendiği anlaşılmıştır. Atıfta bulunulan "...-Türkiye Davası" kararı incelendiğinde ise AİHM"nin dava konusu olay nedeniyle hükmettiği maddi tazminatın başvuranın alması gereken kamulaştırma bedeli ile uğradığı diğer zararlardan ibaret olduğu görülmüştür. Şu durumda, AİHM"nin hükmettiği 134.000 Euro maddi tazminat miktarı içinde davalılardan ... tarafından ödenmesi gereken kamulaştırma bedeli de vardır. Bu bağlamda mahkemece, öncelikle AİHM"nin karar tarihi itibariyle mülk sahibine ödenmesi gereken kamulaştırma bedelinin faizi ile birlikte miktarı bulunup bu miktarın davalılardan belediye başkanlığının gerçek borcu olduğu kabul edilip davacının ödediği miktardan düşülmeli, kalan kısım davalı ... başkanlarının sebebiyet verdiği zarar olarak kabul edilmelidir. Mahkemenin bu yönü gözetmeden ödenen tüm tazminatı davalı ... başkanlarının sebebiyet verdiği zarar olarak kabul etmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
    b-Dava, rücu davası olduğundan müştereken ve müteselsilen davalıların sorumluluğuna karar verilmesi doğru değildir. O halde mahkemece davalıların görev yaptıkları süreler dikkate alınarak kusurları oranında bölüştürülerek tespit edilecek tazminatın rücuen tahsiline karar verilmelidir. Bu yönün de gözetilmemesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın (2) nolu bentte gösterilen nedenle davacı yararına ve (4 a ve b) nolu bentlerde gösterilen nedenlerde davalılar yararına BOZULMASINA; davacının davalı Encümen üyelerine yönelik temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle; davalıların öteki temyiz itirazlarının (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davacı yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalı ..."na ve temyiz eden davalılar ... ve ... yararına takdir olunan 900,00 TL duruşma avukatlık ücretinin de davacıya yükletilmesine, davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 20/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi