Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 1996/2147
Karar No: 1997/3095
Karar Tarihi: 15.10.1997

Danıştay 9. Daire 1996/2147 Esas 1997/3095 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Kocaeli Defterdarlığı, bir şirketin 1991 yılı defter ve belgelerini denetim elemanına ibraz etmediği gerekçesiyle katma değer vergisi indirimini kabul etmemiş ve kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarh etmiştir. Şirket, tarhiyata karşı dava açmıştır. İdare mahkemesi, defter ve belgelerin denetim elemanına ibraz edilmediği nedeniyle yapılan tarhiyatın hukuka uygun olmadığına karar vermiş ve tarhiyatı terkin etmiştir. Ancak Danıştay Dairesi, mahkemenin sadece incelemenin işyerinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermesinin yanlış olduğunu belirtmiştir. Kanunlara göre vergi incelemelerinin esas itibariyle işyerinde yapılması gerektiği, işyerinin müsait olmaması veya mükellef ve vergi sorumlularının istemeleri durumunda incelemenin dairede yapılabileceği ve defter ve belgelerin muhafaza süresi içinde yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, ayrıca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 134, 139 ve 256. maddeleri de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 1996/2147
Karar No: 1997/3095

Temyiz İsteminde Bulunan : Körfez Vergi Dairesi Müdürlüğü - İZMİT
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Yükümlü şirketin 1991 yılı defter ve belgelerinin denetim elemanına ibraz edilmediği nedeniyle katma değer vergisi indiriminin kabul edilmemesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca re'sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30/3.maddesinde, tutulması zorunlu olan defter ve belgelerin vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemesinin re'sen takdir nedeni sayılacağı, aynı Kanunun 139.maddesinde ise,vergi incelemelerinin esas itibariyle incelemeye tabi olunan işyerinde yapılacağı, işyerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri durumlarda incelemenin dairede yapılabileceği, bu takdirde incelemeye tabi olunan luzumlu defter ve vesikaların daireye getirilmesinin kendisinden yazılı olarak isteneceğinin hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden İstanbul Kadıköy Vergi Dairesi mükelleflerinden şirketin 1991 yılı hesaplarının incelenmesi sırasında, yükümlü şirketten değişik tarihlerde alınan 12 adet faturanın sahte olabileceği kuşkusuyla Kocaeli Defterdarlığına yazılan yazı üzerine vergi denetmenince yükümlünün tebliğ alındısında tarih ve sayısı yazılı defter ve belgelerinin istenildiği, ancak zarfın içerisinde 1990 yılına ilişkin defter ve belgelerin istemini içeren yazının bulunduğu tartışmasız olmakla birlikte yükümlü tarafından 1991 yılı defter ve belgelerinin tamamının istenilmesi halinde ibraz edilebileceğinin belirtildiği, inceleme elemanınca yükümlünün işyerine gidilmeksizin rapor düzenlendiği ve bu rapora dayanılarak tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı, olayda inceleme elemanınca incelemeye tabi işyerine gidilerek incelemeye başlama ile ilgili gereklerin yerine getirilmesi, işyerinin incelemeye müsait olup-olmadığının tespiti, müsaitse incelemenin orada yapılması, incelemenin işyerinde yapılması imkanı yoksa bu durumun saptanması ve incelemenin dairede yapılması amacıyla defter ve belgelerin ibrazı için yazı azılması gerekirken, işyerine hiç gidilmeksizin doğrudan doğruya defter ve belgelerin istenmesi ve bunların ibraz edilmemesi üzerine cezalı tarhiyat yapılmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı terkin eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 256.maddesi uyarınca defter ve belgelerin denetim elemanına ibrazı gerekirken ibraz edilmediği, defter ve belge isteme yazısında belirtilen bilgilere uyulmadığı, 1990-1991 yıllarına ait defter ve belgelerin istenilmesini içeren … tarih ve …, … sayılı yazılar aynı tebliğ zarfı içinde posta kanalı ile şirket ortaklarından …'a 4.5.1994 tarihinde tebliğ edildiği halde 40 sayılı yazının tebliğ edilemediğinden bahsedilemeyeceği, mahkemenin yükümlüye ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırmadığı ileri sürülerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Savcı Savcı …'in Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ nun Düşüncesi : Dosyada mevcut defter ve belge isteme yazısının içeriğindeki hususlar dikkate alındığında, yükümlünün sözkonusu yazının gerektirdiği hususların hiç birini yerine getirmediği, bu koşullar altında incelemenin işyerinde yapılmamış olması tek başına tarhiyatın terkinini gerektirmeyeceğinden yazılı gerekçe ile verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, defter ve belgelerin denetim elemanına ibraz edilmediği nedeniyle düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca re'sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisine karşı açılan davayı kabul eden vergi mahkemesi kararının bozulmasına ilişkin bulunmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 139.maddesinde vergi incelemelerinin, esas itibariyle incelemeye tabi olanın işyerinde yapılacağı, işyerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse incelemenin dairede yapılacağı, incelemenin dairede yapılması halinde istenilen defter ve vesikaları belli edilen zamanda mazeretsiz olarak getirmeyenlerin, bunları ibraz etmemiş sayılacağı, aynı Kanunun, defter ve belgelerin ibraz mecburiyeti başlıklı 256.maddesinde ise, bu kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olan gerçek ve tüzel kişilerin bu kısım gereğince muhafaza ettikleri her türlü defter, vesika ve karneleri muhafaza süresi içinde yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz ve inceleme için arz etmeye mecbur oldukları, 134.maddesinin 1.fıkrasında da, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hüküm altında alınmıştır.
Dosyanın incelenmesinden İstanbul Kadıköy Vergi Dairesi mükelleflerinden …, … Anonim Şirketinin 1990 ve 1991 yılı hesaplarının incelenmesi sırasında, davacıdan muhtelif tarihlerde alınan 12 adet faturanın sahte olabileceği şüphesiyle Kocaeli Defterdarlığına yazılan bir yazı üzerine denetim elemanınca yükümlünün 1990 ve 1991 yıllarına ait defter ve belgelerinin incelenmesine gerek görüldüğü, bu isteme ilişkin … günü ve …, … sayılı yazıların aynı zarf içine konularak şirket ortaklarından …'a 4.5.1994 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen ibraz edilmediği gibi mazeret de beyan edilmediği, bunun üzerine yükümlünün katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi sonucunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak uyuşmazlık konusu tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır.
Tarhiyata karşı açılan dava üzerine, gerek davacı tarafından ve gerekse davalı idare tarafından 1991 yılına ait defter ve belge isteme yazısı ibraz edilmemişse de matbu olduğu anlaşılan ve aynı bilgileri taşıyan dosyada mevcut ve aynı tebliğ zarfı içinde yükümlü şirkete tebliğ edilen 1990 yılına ait defter ve belge istenmesine ilişkin … gün ve … sayılı inceleme elemanının yazısında, "istenilen defter ve belgelerinizi herhangi bir nedenle ibraz etmeyecek durumda iseniz, yine aynı süre içinde gösterilen adrese bizzat gelerek veya yazı ile durumunuzu açıklamanız gerekmektedir." şeklinde bir ifade yer almasına karşın yükümlü tarafından defter ve belgelerin getirilemeyeceği, incelemenin işyerinde yapılması gerektiği inceleme elemanına bildirilmediğine göre, incelemenin işyerinde yapılmamış olmasının tek başına tarhiyatı kusurlandıracak nitelikte bir eksiklik olarak kabulü mümkün değildir.
Bu itibarla Vergi Mahkemesince işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken salt incelemenin işyerinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle Vergi Dairesi temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 15.10.1997 tarihinde oybirilği ile karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi