9. Hukuk Dairesi 2021/11734 E. , 2021/16149 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 31. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere ve özellikle; davacı aylık 2.500,00 Dolar ücret ile çalıştığını, 2009 ve 2010 yıllarında bordroda maaşının eksik gösterildiğini, bordroda gösterilen kısmının kendisine ödendiğini ancak farkının ödenmediğini iddia etmiş ve ücret farkı talebinde bulunmuştur. Davacı iş bu davadan önce hizmet tespit ve prime esas kazancının aylık 2.500,00 Dolar olduğunun tespiti talepli dava açmış, yapılan yargılama neticesinde ... Anadolu 20. İş Mahkemesi"nin 2015/243 esas 2018/306 karar sayılı dosyasında davacının 2008 yılı için prime esas kazancının 2.000,00 Dolar, 2009 yılı için 1.600,00 Dolar ve 2010 yılı için ise 1.800,00 Dolar olduğu hüküm altına alınmış ve karar davacı temyizi olmaksızın Yargıtay (Kapatılan) 21. Hukuk Dairesi"nin 26/09/2019 tarih, 2018/5699 esas 2019/5549 karar sayılı ilamıyla onanmıştır. Davacı, eldeki davada ücretinin 2.500,00 Dolar olduğunu, bordrolarda gösterilen ücretlerin kendisine ödendiğini ancak farkının kendisine ödenmediğini iddia etmiş ise de ücretin miktarı yönünden kesin hüküm teşkil eden ve yukarıda zikredilen ve davacı temyizi olmaksızın kesinleşen mahkeme kararı karşısında davacının fark ücret talebinin reddi yönündeki İlk Derece Mahkemesi kararının ve davacının bu yöndeki istinaf talebini reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının yerinde olduğunun anlaşılmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyla doğru olan kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 370. maddesi uyarınca ilave bu gerekçe ile
ONANMASINA, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin davalı tarafa yükletilmesine, 06/12/2021 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.
...
KARŞI OY YAZISI
Davacı, davalı işyerinde ücretlerinin düşürüldüğünü ileri sürerek, fark ücret talebinde bulunmuş, davalı ise davacının fark ücret alacağının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İş Kanunu"nun 22. maddesine göre "İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da iş yeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı iş günü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz."
Esaslı değişiklik hallerinden biri de işçi aleyhine ücretinde değişiklik yapılmasıdır. İşçinin aldığı ücret miktarının düşürülmesi durumu İş Kanunu"nun 22. maddesi anlamında iş sözleşmesinin içeriğinin işçi aleyhine değiştirilmesi anlamına gelmektedir.
İşçi, ücretindeki aleyhine olan esaslı değişikliği altı iş günü içinde kabul etmez ise bu değişiklik işçiyi bağlamaz.
Somut olayda davalının yurt dışındaki iş yerinde çalışmış olan davacı taraf, ücretinin süreç içinde bordrolarda düşük gösterildiğini, bir dönem aradaki farkın elden ödendiğini, ödenmeyen ücret farklarının ödenmesini talep etmiştir. Dolayısıyla İlk Derece Mahkemesi tarafından davacının topluluk sigortası kapsamında ilk işe başladığı tarihteki topluluk sigortası kayıtları ve işyeri ücret bordroları üzerinde inceleme yaparak/ yaptırarak davacının ilk işe girdiği tarihteki ücretini tespit edip, süreç içerisinde işçinin ücretinde aleyhine değişiklik olup-olmadığı, değişiklik var ise işçiye işveren tarafından yazılı olarak bildirilip-bildirilmediği ve işçi tarafından altı iş günü içinde yazılı olarak kabul edilip- edilmediği yönünden inceleme yaptırılması gerekirken, eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olduğundan hükmün bozulması gerekirken aksi yöndeki Sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyorum.06/12/2021