4. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/2387 Karar No: 2012/4452 Karar Tarihi: 20.03.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/2387 Esas 2012/4452 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2011/2387 E. , 2012/4452 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... (kendisine asaleten ..."e vesayeten) vekili Avukat ... tarafından, davalı Birleşik Basın ve Dağ. ... Bölge Müdürlüğü aleyhine 18/03/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 24/06/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, desteğin trafik kazasında ölümü nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Davacılar, davalı sürücünün 3/8 kusuru ile neden olduğu trafik kazasında destekleri ...’ ün öldüğünü belirterek, uğradıkları maddi ve manevi zararın ödetilmesini istemişlerdir. Davalılar, süresinde zamanaşımı def’inde bulunmuş, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Yerel Mahkemece, 2918 sayılı Yasa"nın 109/2 maddesinde öngörülen 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açılmış olduğu gerekçesi ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davaya konu tazminat talepleri ölümlü trafik kazasına dayanmaktadır. Davalı hakkında kamu davası açılıp mahkumiyetle sonuçlanmıştır. Davalının eylemi, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 455/2 madde hükmü kapsamında olup; 2918 sayılı Yasa 109/2 madde ve BK. 60/2 madde hükümleri gereğince uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanması söz konusudur. Somut olayda, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 102/3 hükmü uyarınca zaman aşımı süresi 10 yıldır. Ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında, dava tarihi itibariyle henüz zamanaşımı da gerçekleşmemiştir. Şu halde; işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 20/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.