5. Hukuk Dairesi 2020/7088 E. , 2021/4910 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki Yenişehir İlçesi, ... Köyü 146 ada 2 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu itibarla davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
1) Avrupa İnsan Haklari Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi;
2) Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 3. fıkrasının hükümden çıkartılmasına, yerine (3- Mahkememizce tespit edilen 318.509,01-TL bedelden; ilk kararda hükmedilen 247.325,63-TL’nin mahsubu ile fark bedel olan 71.183,38-TL nin üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile derhal ödemesi için ilgili bankata müzekkere yazılmasına, tapu kaydında bulunan ipotek, haciz, vakıf vb şerhler ve takyidatların bedele yansıtılmasına, (ilk kararda hükmedilen 247.325,63-TL nin acele el koyma dosyasında hükmedilen bedelde dikkate alınıp mahsup edilmek, tahsilde tekerrür olmamak ve mükerrer olmamak kaydıyla kararın kesinleşmesi beklenmeksizin davalı tarafa ödenmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b) 4. fıkrasında yer alan (karar tarihi olan 12/06/2019) ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 06.04.2021) kelimelerinin yazılmasına,
c) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; (8) numaralı fıkrasının hükümden çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 06/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.