20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/7793 Karar No: 2015/374
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/7793 Esas 2015/374 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/7793 E. , 2015/374 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi . Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ...Kurumu vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R ... Mahallesi, 120 ada 12 parsel sayılı 543,50 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Kadastro Mahkemesinin 1994/39 E. - 1994/113 K. sayılı kararı ile orman vasfıyla Hazine adına hükmen tescil edilmiştir. Davacı Orman Yönetimi, orman olan taşınmazın beyanlar hanesinde "1972 yılından beri...oğlu...le ... kızı ..."in kullanımındadır." şerhinin ve "07/04/1989 tarihinden itibaren 5 yıl süre ile ...leri Kurumu lehine tesis edilen irtifak hakkının"" bulunduğunu, ormanlar üzerinde kişi ve kurumlar lehine hiç bir şekilde şerh konulamayacağını iddia ederek, tapu kaydındaki davalılar lehine bulunan şerhlerin iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesindeki "1972 yılından beri ...oğlu ...le ...kızı ..."in kullanımında olduğu ve üzerindeki 2 katlı evin ...oğlu ... ile... kızı ..."e ait olduğuna." dair şerh ile "07/04/1989 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle ...Kurumu lehine tesis edilen irtifak hakkının" kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ...Kurumu vekili tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapulu taşınmaz üzerinde bulunan irtifak hakkı ve şerhlerin terkini istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, taşınmazın orman niteliği ile tapuda kayıtlı olduğu, ormanların korunmasına ilişkin Anayasanın 169. maddesi hükmü karşısında ormanlar üzerinde herhangi bir şerh konulamayacağı, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu dikkate alındığında mahkemece orman olduğu belirlenen taşınmazın tapu kaydı üzerinde davalılar adına şerh verilemeyeceği gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen "Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen "Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 2, 3 ve 4. bentlerinin hükümden çıkartılarak, bunun yerine "6099 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K."nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/01/2015 günü oy birliği ile karar verildi.