21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/7376 Karar No: 2006/7381 Karar Tarihi: 04.07.2006
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/7376 Esas 2006/7381 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/7376 E. , 2006/7381 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Eskişehir İş Mahkemesi TARİHİ : 23/02/2006 NO : 568103
Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Mahkemece Yargıtay bozma kararına uyulmasına karar verildiği halde bozma doğrultusunda işlem yapılmadığı anlaşılmaktadır.Dava, nitelikçe Sosyal Sigortalar Kurumunca karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu bakımdan, mükerrer ödemeyi ve haksız zenginleşmeyi önlemek için, 4447 sayılı Yasanın ek 38. maddesi gereğince ,hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanan miktardan, sigortalıya bağlanan gelirdeki artışların Kurumdan sorulmak suretiyle indirilmesi gerektiği açıktır. Oysa, açıklanan doğrultuda işlem yapılmaksızın ve uyulan bozma ilamına aykırı biçimde 01.10.1998 tarihi itibarıyla bildirilen sosyal yardım zammı dahil tüm gelirin peşin sermaye değerinin hesaplanan zarardan indirilmek suretiyle tazminatın fazla belirlenmesi isabetsizdir. Öte yandan davacı, dava dilekçesinde, önceki davada tesbit edilen, 14.754.319.153 TL. maddi tazminatın hükmedilen 1.200.000.000 TL. tenzil edildikten sonra, içeriği açıkça belli olmayan 23.893.108.221 TL."nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsilini talep ettiği halde, HUMK’ nun 74.maddesindeki taleple bağlılık ilkesine aykırı ve talebi aşar biçimde tazminata karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur. Yapılacak iş, öncelikle davacıya talep ettiği miktarın hangi kalemleri içerdiği açıklattırılmalı ve 4447 sayılı Yasanın Ek 38. maddesi gereğince hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan verilere göre hesaplanan peşin sermaye değeri Kurumdan sorulmak ve bildirilen miktar hüküm tarihine en yakın tarihte belli olan veriler (asgari ücretteki artışlar veya toplu iş sözleşmesinin getirdiği olanaklar) nazara alınarak yeniden hesaplanan tazminattan indirilmek, hakimin taleple bağlı olduğu dikkate alınmak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ. Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 04.07.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.