22. Hukuk Dairesi 2014/34875 E. , 2016/6141 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, haklı bir sebep olmadan iş sözleşmesinin feshedildiğini beyan ederek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını, iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla mesai yapıldığı iddia edilen çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, davacı fazla mesai yaptığını ancak ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiş, bu hususta tanık dinletmiştir. Dosyaya işyerinde çalışma saatlerini gösteren puantaj kaydı, mesai çizelgesi ve benzeri delil sunulmamıştır. Mahkemece işçinin fazla çalışma yaptığının ispatlanamadığı kabul edilerek, talebin reddine karar verilmiş ise de dosya kapsamına uygun düşmemiştir.
Şöyle ki, fazla mesai konusunda dosyada bulunan tanık anlatımları ve yapılan işin niteliği dikkate alındığında ,davalı işyerinde iki vardiya çalışma olduğu ,davacının gündüz vardiyasında 08.00-17.00, gece vardiyasında 22.00-08.00 saatleri arasında çalıştığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının fazla mesai alacağı, belirtilen süreler esas alınarak ve ara dinlenme süreleri düşülerek hesaplanmalı, imzalı ücret bodrolarına göre tahakkuk bulunan aylar dışlanarak, davacının çalıştığı süre de dikkate alınarak hesaplanan tutar üzerinden %30"dan aşağı olmamak üzere uygun bir indirim yapılarak söz konusu alacak hüküm altına alınmalıdır. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 02.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.