6112 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/1728 Esas 2018/2605 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6112 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Beraat

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Katılan ... ve Televizyon Üst Kurulu"nun 28.02.2013 tarih, 2013/13 toplantı ve 5 karar numaralı kararı ile yetkilisi sanık olan "Radyo Vatan Yay A.Ş." ünvanlı kuruluşun, 6112 sayılı Kanun"un Geçici 4/2. maddesi uyarınca Tekirdağ İl Merkezine yönelik yayın izni olmamasına rağmen, 88.1 MHz frekansından "Radyo Vatan" çağrı işareti ile izinsiz yayın yaptığının tespit edilmesi nedeniyle ilgili kuruluşa 6112 sayılı Kanun"un 33/2. maddesi uyarınca izinsiz yayının 15 gün içerisinde durdurulması ve yayının durdurulmaması halinde aynı Kanun"un 33/1. maddesi uyarınca işlem yapılacağına dair yazı yazılmasına karar verildiği, Üst Kurul tarafından 08/05/2013 tarihli uyarı yazısı yazılmasına rağmen, "Radyo Vatan Yay A.Ş.""nin 08/10.2013 tarihi itibari ile halen izinsiz yayına devam etmekte olduğunun tespit edilmesi üzerine sanık hakkında 6112 sayılı yasaya muhalefet suçundan kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkemece öncelikle, sanığa Üst Kurul tarafından çıkarılan uyarı yazısının usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği araştırılarak tebligat parçasının aslı yada onaylı suretinin dosyaya celp edilmesi ile sanığa daha önce Üst Kurul tarafından yayın izini verilip verilmediği, verilmiş ise bu iznin kapsamının ne olduğu ve sanığın Tekirdağ iline yönelik yapmış olduğu yayının hangi gerekçe ile izinsiz yayın olarak değerlendirildiği husuları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu"na sorularak, bu tespitlerin dayanağını oluşturan belgelerin istenerek dosya içeriğine alınmasının ardından sanığın hukuki durumunun tayini gerkirken, sanığın, 1995 yılında Üst Kurula yasal mevzuat uyarınca başvuruda bulunarak faaliyete başladığı, başlangıçtaki yasal başvuru temelinde sürecin işlemekte olduğu, daha önce bu konuya ilişkin hakkında takipsizlik kararı verildiği yönündeki savunmasına itibar edillip eksik kovuşturma ile yetinilerek suçun yasal unsurlarının oluşmamış olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Suç tarihinin, Üst Kurul tarafından sanığa izinsiz yayının durdurulmasına yönelik yazılan uyarı yazısından sonra izinsiz yayının halen devam etmekte olduğunun tespit edildiği "08/10/2013" olmasına rağmen, gerekçeli karar başlığında "04/12/2013" olarak yazılması,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.