Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/16913
Karar No: 2020/5270
Karar Tarihi: 07.12.2020

Danıştay 4. Daire 2016/16913 Esas 2020/5270 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/16913
Karar No : 2020/5270

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesine istinaden 2010 yılı için kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; hesap döneminin kapanmasından sonra ceza kesilmesinin, maddenin getiriliş amacına uygun olmadığı, özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacının ticari faaliyeti olduğunun açık olduğu, dava konusu özel usulsüzlük cezası kesilmesinde hukuka aykırılık olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının gerekçesinin değiştirilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesinde, verilmesi ve alınması icap eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi ve alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine maddede belirtilen tutarda özel usulsüzlük cezası kesileceği düzenlenmiştir.
Aynı Kanun'un "Ceza Kesmede Zamanaşımı" başlıklı 374. maddesinde de 353 ve mükerrer 355. maddeler uyarınca kesilecek usulsüzlük cezalarında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden başlayarak beş yıl içinde ceza kesilebileceği hükme bağlanmıştır.
Bu düzenlemelere göre, özel usulsüzlük cezasını gerektiren, Kanun'un 353. maddesinde düzenlenen eylemlerin gerçekleştiğinin tespiti halinde, 374. maddede belirtilen zamanaşımı süresi içerisinde olmak kaydıyla, hesap dönemi kapandıktan sonra da özel usulsüzlük cezası kesilmesi yasa gereğidir.
Ancak bu madde uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için cezayı gerektiren fiilin, bütün unsurları ile tamam olması ve bu fiilin yine vergi inceleme ve yoklama araç ve teknikleri ile hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde somut olarak ortaya konulması gerekmektedir.
İncelenen dosyada; davacının 2010 yılında 7 adet, izleyen yıllarda da farklı tarihlerde ve farklı kişilere birden fazla gayrimenkul satışı yaptığının tespit edilmesi nedeniyle özel usulsüzlük cezası kesildiği, ancak idari cezalar için de geçerli olan “cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı” yolundaki genel ceza hukuku ilkesinin varsayım ya da kıyas yoluyla ceza tayinine olanak tanımaması yönünden, ceza kesilmesini öngören ve bu cezanın kesilmesine dair koşulları düzenleyen maddede belirtilen unsurların bir arada gerçekleşmediği anlaşılmakta olup, davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olmadığı sonucuna varıldığından, özel usulsüzlük cezasını kaldıran Vergi Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle, … ve …'in karşı oyu ve oyçokluğuyla ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4.Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/12/2020 tarihinde karar verildi.


(X) KARŞI OY :
Davacı şirket adına, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353/1. maddesi uyarınca 2010 yılı için kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir.
213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesinde verilmesi ve alınması icap eden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi ve alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine maddede belirtilen tutarda özel usulsüzlük cezası kesileceği hükme bağlanmıştır.
Uyuşmazlıkta, davacının 2010 yılında 7 adet gayrimenkul satışı yaptığı halde fatura düzenlemediği taraflarının belli olduğu satış işleminde düzenlenmesi gereken faturaların düzenlenmediği hususunun somut olarak ortaya konulduğu ve özel usulsüzlük cezasını gerektiren fatura düzenlememe fiilinin gerçekleştiği sonucuna varıldığından, davalı idarenin temyiz isteminin kabul edilerek kabule ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği oyu ile Dairemiz kararına katılmıyorum.



(XX) KARŞI OY :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde; verilmesi ve alınması icapeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerden gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmemesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların herbirine, her bir belge için kanunda belirtilen tutarda özel usulsüzlük cezası kesileceği hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan aynı Kanunun ceza kesmede zamanaşımını düzenleyen 374. maddesinin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde de; vergi ziyaı cezasında, cezasının bağlı olduğu vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın birinci gününden; 353. ve mükerrer 355. maddeler uyarınca kesilecek usulsüzlük cezalarında, usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden başlayarak beş yıl geçtikten sonra vergi cezasının kesilemeyeceği hükme bağlanmıştır.
213 sayılı Kanunun 353. maddesinin yukarıda değinilen maddesinde yer verilen düzenlemenin amacı; beyana dayanan vergi sisteminde çok önemli bir yer tutan defter ve belge düzenine uyumun sağlanması ve kayıt dışı herhangi bir muamelenin bırakılmamasıdır. Kanun koyucu bu amacı gerçekleştirebilmek için sözünü ettiğimiz belge düzenine uymamayı ya da eksik yerine getirilmesinide aynı Kanun maddesi kapsamında özel usulsüzlük cezası ile müeyyidelendirilmiştir.
Bu kapsamda değinilen düzenlemeler incelendiğinde, Kanun koyucunun yukardaki sözü edilen amacına da uygun olarak; mükelleflerin vergilendirme dönemlerinde belge düzenine uymadıkları yolundaki bir fiilin varlığının tespiti halinde, bu fiili gerçekleştiren yükümlünün Kanunda belirtilen tutarda ceza ile cezalandırılması kaçınılmazdır. Bunun için Kanunda aranan tek kıstas ise belge düzenine uyamamak nedeniyle cezayı gerektiren fiilin, bütün unsurları ile tamam olması ve bu fiilin yine vergi inceleme ve yoklama araç ve teknikleri ile hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde somut olarak ortaya konulması gerekliliğidir. Mezkur maddede sayılan ve cezayı ilzam eden unsurların olayda gerçekleşmesi halinde ceza kesilmesine engel bir hukuki durum da kalmamaktadır. Cezayı gerektiren fiilin bütün unsurları ile tamam olduğunun vergilendirme döneminden sonra yapılacak tespit ile ortaya konulmasının da bu cezanın kesilmesine bir etkisi bulunmamaktadır. Yine yukarıda değinilen ceza zaman aşımı süresi içinde bu tespitin yapılmış olması ve tespitinde ceza kesilmesi için yeterli görülmesi halinde, bu fiili işleyen mükellefler adına vergilendirme döneminden sonra da olsa ceza zaman aşımı süresi içinde ceza kesilmesi yasa gereğidir.
Olayda; davacının 2010 yılında 7 adet gayrimenkul satışı yaptığının tespiti üzerine kesilen özel usulsüzlük cezasını inceleyen vergi mahkemesi; hesap döneminin kapanmasından sonra özel usulsüzlük cezası kesilmesinin hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle cezayı kaldırmıştır.
Yukarıda değinilen yasal düzenlemenin değerlendirilmesinden varılan hukuksal sonuç çerçevesinde; hesap döneminin kapanmasından sonra, ceza zamanaşımı süresi içinde 213 sayılı Kanunun 353. maddesinde düzenlenen belge düzenine aykırı fiillerin tespiti halinde, bu fiillere ceza kesilebilmesi için madde metninde değinilen tespitin ve cezayı gerektiren diğer unsurların tamam olması halinde ceza kesilmesine engel bir hukuki durumun bulunmaması ve aksine bir yasal düzenlemenin de Kanunda yer almaması nedeniyle; davacı adına kesilen özel usulsüzlük cezasını gerektiren fiilin, bütün unsurları ile tamam olup olmadığı ve yapılan tespitin ceza kesilmesine dayanak alınıp alınamayacağı incelendikten sonra dava konusu edilen ceza hakkında bir karar verilmesi gerekirken, hesap döneminin kapanmasından sonra özel usulsüzlük cezası kesilmesinin maddenin getiriliş amacına uygun düşmediği gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen kararda yasal isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, temyize konu Mahkeme kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile bozulması gerekirken, yazılı gerekçe ile gerekçe değiştirilerek onanması yolundaki Dairemiz kararına katılmıyorum.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi