22. Hukuk Dairesi 2014/32997 E. , 2016/6129 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
######
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, EKAT ücret ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin elektrik teknisyeni olarak 04.11.2011-02.11.2013 tarihleri arasında aralıksız olarak çalıştığını, müvekkilinin iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu"nun 19. maddesindeki sözleşmenin usul ve kaidelerine uyulmadan feshedildiğini, müvekkilinin davalı işyerinde işin niteliğinden kaynaklı sürekli fazla mesai yaparak çalıştığını, özel şartnamenin 17,1 maddesine göre yüklenici firmanın personelin ekat proğramı tamamlatacak olduğunu, ekat ücretinin müvekkilinden alındığını ve geri ödenmediğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile davacıya ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... vekili , müvekkili şirketin kendisine iş ihale eden şirketin üst işvereni olmadığını, davacının iddialarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu ve iyi niyet dürüstlük kurallarıyla bağdaşmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Gediz ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda, mahkemece, fazla mesai alacağı talebi hüküm altına alınmış ise de, karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı ile aynı işyerinde çalışan tanıkların ifadelerinden ve dosya içeriğinden, işyerinde üçlü vardiya sistemi uygulandığı, haftalık çalışma süresinin kırkbeş saati aşmadığı anlaşılmaktadır. Davacının arızi olarak yaptığı fazla çalışmalara ilişkin ücretlerinde ödendiğinin ücret bordrolarından anlaşılmasına göre mahkemece, fazla mesai ücret talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı işçinin genel tatil ve ulusal bayram günlerinde çalışma karşılığı ücretlere hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Genel tatillerde çalıştığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan bayram ve genel tatil ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır.
Somut uyuşmazlıkta; davalı işveren tarafından dosya içerisine sunulan ücret bordrolarında, bazı genel tatil çalışma karşılığı ücret tahakkuklarının bulunduğu,bodroların ihtirazi kayıt konulmaksızın imzalandığı görülmektedir.Bu halde, mahkemece, davacının ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağının imzalı bordrolarda tahakkuk bulunan dönemler dışlanarak hesaplanması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması ayrı bir bozma sebebi olarak kabul edilmiştir.
3-Davacının aldığı EKAT (Elektrik Kuvvetli Akım Tesislerinde yüksek Gerilim Altında Çalışma İzin Belgesi) eğitim ücreti taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, davacı ekat eğitim ücreti talebinde bulunmuştur. Söz konusu belge çalışanın hizmet sözleşmesi ile işyerinde kendisine verilen görevleri yerine getirmesi açısından aranan bir belge olup, davacı işçi buna dair ücretin kendisi tarafından karşılandığını iddia etmiştir.Davacı vekili müvekkilinin işe girerken Ekat belgesi ücreti adı altında davalıya 1.200,00 TL ücret ödemesi yaptığını iddia etmiş, bu kapsamda dava dilekçesine eklenen davalı işverenin kaşe ve imzasını içeren "" ekat ve iş güvenliği eğitimi için ..."dan 1.200,00 TL aldım "" yazılı belgeyi dosyaya sunmuştur. Dosya kapsamından, davacı yanca ekat eğitimi için işverene 1.200,00 TL ödemenin yapıldığı, bunun aksine bilgi, belge ve iddianın davalı yanca ortaya konulmadığı anlaşılmaktadır. Ancak davacının ücretinden bu meblağ dışında bir kesintinin yapıldığı veya davacı tarafça işverene bunun haricinde başkaca bir ödeme yapıldığının davacı tarafça ispatlanamadığının anlaşılmasına göre ekat ücret alacağının 1.200,00 TL olduğunun kabulü gerekirken yazılı şekilde 3.800,00 TL ye hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 02.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.