
Esas No: 2016/18159
Karar No: 2016/14950
Karar Tarihi: 09.11.2016
Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/18159 Esas 2016/14950 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."nün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 151 (2 kez) ve 43/2. maddeleri gereğince 3 yıl hapis ve 2 kez 6 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 53. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 26/10/2011 tarihli ve 2010/119 esas, 2011/423 sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 04.08.2016 gün ve 94660652-105-41-10706-2015-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 19.09.2016 gün ve 2016/334012 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
1- Kayden 01/10/1991 doğumlu olup, suçun işlendiği 20/06/2009 tarihinde 18 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan cezadan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmamış bulunulmasında,
2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesinde,
3- Fiili işlediği sırada 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında, mala zarar verme suçundan belirlenen hapis cezalarının kısa süreli olması karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesindeki “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
4- 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinin ancak bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda veya aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiil ile işlenmesi durumunda uygulanmasının mümkün olduğu, mağdur Bilal"in aracından gerçekleşen hırsızlık olayında mağdurlar farklı olup, suça sürüklenen çocuğun suç teşkil eden tek bir eyleminden de bahsedilemeyeceğinin anlaşılması karşısında, oluşa ve dosya kapsamına göre, TCK"nın 43. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
5- Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 13.05.1997 gün ve 76-114 sayılı kararında da açıklandığı üzere; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 225/1. maddesi gereğince hükmün konusunun, iddianamede gösterilen eylemden ibaret olduğu, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulmasının yasaya aykırı bulunduğu, iddianamede müşteki ..."e yönelik eylemin sadece hırsızlık olarak belirlendiği ve mala zarar verme suçuna yönelik bir anlatımın da bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında, isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı, dosya kapsamı ve Yargıtay Kanununun 6545 sayılı Kanun’un 31. maddesi ile değişik 14. maddesi ile Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı iş bölümüne ilişkin kararının ceza daireleri ortak hükümler bölümünde "Ceza daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderdiği işleri sonuçlandırır." şeklindeki düzenlemesine göre, incelemenin daha önce Yüksek Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 14.04.2016 tarih ve 2016/783 esas, 2016/7204 karar sayılı kararı ile yapıldığı ve dosyanın incelemeyi yapan dairece neticelendirilmesinin gerekmesi sebepleriyle kanun yararına bozma incelemesinin Yüksek Yargıtay 2. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın adı geçen Daireye GÖNDERİLMESİNE, 09.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.