Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10744
Karar No: 2016/14946
Karar Tarihi: 09.11.2016

Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/10744 Esas 2016/14946 Karar Sayılı İlamı

13. Ceza Dairesi         2016/10744 E.  ,  2016/14946 K.

    "İçtihat Metni"

    Karşılıksız yararlanma suçundan sanık ...’nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 163 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, mağdur kurumun zararı olan 1.517,70 Türk lirasını gidermesi koşuluyla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 28/02/2013 tarihli ve 2011/78 esas, 2013/161 sayılı kararını müteakiben, zararın karşılanması koşulunun yerine getirilmemesi nedeniyle hükmün açıklanarak sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 163 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar anılan Kanun’un 53/1-a-b-d-e maddesindeki haklardan, koşullu salıverilinceye kadar ise aynı Kanun’un 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2014 tarihli 2011/78 esas, 2013/161 sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 25.04.2016 gün ve 94660652-105-34-8835-2015-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 23.05.2016 gün ve 2016/199142 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
    MEZKUR İHBARNAMEDE;
    Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Kanun"un 163/3. maddesindeki "Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun veya doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi halinde kişi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur" şeklindeki düzenlemeye göre; sanığın kullandığı elektrik miktarının 22/07/2010 tarihli usulsüz elektrik tüketimi tespit tutanağında sayaçtan geçtiğinin belirtilmesi, 06/05/2011 tarihinde mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, tutanak tarihi ile keşif tarihi arasındaki 288 günde gerçekleşen tüketimin kurulu güç ile orantılı olduğunun, idarenin tespitini engelleyecek sayaç harici kullanımın söz konusu olmadığının, idarenin kayıt altına aldığı dönemdeki tüketim miktarı ile tutanak ile tespit edilen kayıtsız dönemdeki tüketimin de orantılı olduğunun, sayaca tüketilen elektriği noksan gösterilmesi için bir müdahale yapılmadığının ve kullanımın kurumu zarara uğratacak nitelikte olmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde,
    2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesinde düzenlenen “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki hükme göre, mahkemenin duruşma açarak sanığın hukuki durumunu değerlendirmesi gerekirken, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde,
    3- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan kabulü ile ... Asliye Ceza Mahkemesinin 20/01/2014 tarihli 2011/78 esas, 2013/161 sayılı ek kararının sanık ... hakkında karşılıksız yararlanma suçu yönünden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA, 5237 sayılı Kanun"un 163/3. maddesindeki "Abonelik esasına göre yararlanılabilen elektrik enerjisinin, suyun veya doğal gazın sahibinin rızası olmaksızın ve tüketim miktarının belirlenmesini engelleyecek şekilde tüketilmesi halinde kişi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur" şeklindeki düzenlemeye göre; sanığın kullandığı elektrik miktarının 22/07/2010 tarihli usulsüz elektrik tüketimi tespit tutanağında sayaçtan geçtiğinin belirtilmesi, 06/05/2011 tarihinde mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, tutanak tarihi ile keşif tarihi arasındaki 288 günde gerçekleşen tüketimin kurulu güç ile orantılı olduğunun, idarenin tespitini engelleyecek sayaç harici kullanımın söz konusu olmadığının, idarenin kayıt altına aldığı dönemdeki tüketim miktarı ile tutanak ile tespit edilen kayıtsız dönemdeki tüketimin de orantılı olduğunun, sayaca tüketilen elektriği noksan gösterilmesi için bir müdahale yapılmadığının ve kullanımın kurumu zarara uğratacak nitelikte olmadığının belirtilmesi karşısında, açıklanan nedenlerle sanığın eyleminin suç oluşturmayacağı anlaşıldığından sanık ..."nın karşılıksız yararlanma suçundan BERAATİNE, VERİLEN CEZANIN KALDIRILMASINA, verilen kararın niteliği itibariyle 2 ve 3 no"lu bozma istemleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 09.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi