Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/3973
Karar No: 2021/338
Karar Tarihi: 27.01.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/3973 Esas 2021/338 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2020/3973 E.  ,  2021/338 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Dava dilekçesindeki açıklamaya göre davanın, 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkin olduğu, davacı vekilinin taşınmazın tarım arazisi olduğu ve fidanlar dikildiğini belirterek, tespitin iptali ile 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığının ve müvekkilinin kullanımında olduğunun belirtilmesi talebi ile dava açtığı belirtilerek Mahkemece davalı ... yönünden davanın husumet nedeni ile reddine, çekişmeli taşınmazın tahdit haritasındaki konumunun kesin olarak saptanması ve eylemli orman olup olmadığının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda ... yönünden husumet nedeniyle davanın reddine, Orman İdaresi ve Hazine yönünden davanın kabulüne, davaya konu taşınmazın "çalılık" olarak yapılan tespitin iptaline, taşınmazın Hazine adına 2/B niteliği ile kayıt ve tesciline, niteliğinin "bahçe" olduğunun tespitine, kullanıcı olarak beyanlar hanesine davacı ..."nun kullanıcı olarak şerh verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar Orman İdaresi ve Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece; davaya konu taşınmazın tamamının P. IX numaralı 2/B parseli içinde kaldığı, 1970"li yıllardan beri davacının annesi tarafından ekilip biçilerek tarla olarak kullanıldığı, annesinin vefatından sonra da davacı tarafından meyve ağaçları dikilerek kullanımın sürdürüldüğü, bilirkişi raporuna göre üzerinde orman ağacı kök ve kalıntılarının olmadığının belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; yörede 2010 yılında kullanım kadastrosu yapılmış, çekişmeli taşınmazın çalılık vasfında olduğu belirlenerek düzenlenen kadastro tutanağında beyanlar hanesine eylemli orman şerhi yazılmış, davacı ... taşınmazın çalılık olmadığını, tarım arazisi olduğunu ve kendi kullanımında olduğunu ileri sürmüştür. Uzman orman ve fen bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahditi ve 2/B madde çalışmasına dair haritaların uygulanması neticesinde taşınmazın PIX numaralı 2B alanı içinde kaldığı belirlenmiştir. Dolayısıyla davaya konu uyuşmazlık taşınmazın kullanım kadastrosu tarihindeki niteliği ile ilgilidir. Oysa Mahkemece, taşınmazın keşif tarihindeki niteliği ile mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur. Halbuki 2010 yılın ait uydu fotoğrafları ile varsa ortofoto haritaları getirtilerek taşınmazın kullanım kadastrosu tarihindeki niteliği belirlenmelidir.
    Bu amaçla, Mahkemece, 2010 tarihli uydu fotoğrafları ve varsa ortofoto haritaları getirtilip; bir fen ve bir orman bilirkişi ile keşif yapılarak getirtilen fotoğraf ve haritalar çekişmeli taşınmaza uygulanarak kadastro tarihindeki niteliği belirlenmeli, taşınmazın o tarihte üzerinde neler bulunduğu (bitki örtüsü, ağaçların cinsi, sayısı, yaşları vb.) ayrıntılı olarak belirlenmeli, taşınmaz üzerindeki, varsa orman ağaçlarının sayısı, yaşı, cinsi, taşınmaz üzerinde toplu veya dağınık olarak bulunup bulunmadıkları, orman ağaçları taşınmaz üzerinde toplu halde bulunuyor ise o bölüm fen bilirkişi raporunda ayrıca gösterir ve çekişmeli taşınmazın tesbit tarihi itibariyle çalılık ve eylemli orman niteliğindeki yerlerden olup olmadığını açıklar ayrıntılı rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.01.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi