Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/7868
Karar No: 2010/9278
Karar Tarihi: 23.9.2010

Tapu İptali Ve Tescil - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/7868 Esas 2010/9278 Karar Sayılı İlamı

 

 

1. Hukuk Dairesi 2010/7868 E., 2010/9278 K.

1. Hukuk Dairesi 2010/7868 E., 2010/9278 K.

  • TAPU İPTALİ VE TESCİL

 

  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 28 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 112 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 113 ]
  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 101 ]

"İçtihat Metni"

Dava, tapu iptali ve tescili isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 2377 parsel sayılı taşınmaz öncesinde davalı adına kayıtlı iken davalının 15.07.2002 tarihli akitle taşınmazı davacıya, onunda aynı yeri 07.10.2005 tarihli akitle yeniden davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.

Davacı, taşınmazın ilk defa yurt dışından gönderdiği paralar ile satın alınmasına karşın davalı adına kayıt oluşturulduğunu, daha sonra davalının belirtilen nedenle yeri davacıya devrettiğini, ne var ki, sonraki hileli hareketleri sonucu taşınmazın yeniden davalıya temlikinin sağlandığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. İddianın açıklanan içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle inançlı işleme ilişkin ifadeler eldeki davanın konusu olan olaylardan önceki aşamaya ilişkin olup, davanın, davalının davacıya karşı gösterdiği iyi davranışlarla kandırıldığı iddiasına dayalı olduğu görülmektedir.

Bu durumda, davada hile iddiasının araştırılması gerekeceği kuşkusuzdur.

Bilindiği üzere; Hile, genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya,özellikle sözleşme yapmaya sevketmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak,veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hata da yanılma hilede yanıltma söz konusudur.B.K"nun 28/l maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse hata esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz.Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable Şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir.

Öte yandan, hile her türlü delille isbat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir.Hilenin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluylada kullanılabilir.

Somut olayda; yukarıda açıklanan ilke ve olguları kapsar biçimde bir araştırma yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.

Hal böyle olunca; tarafların iddia ve delilleri ile açıklanan ilkeler doğrultusunda gerekli araştırma yapılıp hasıl olacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru olmadığı gibi, HUMK.nun 112.maddesinin 2. cümlesindeki “

“hükmün icrasını temin için”

” deyiminden de anlaşılacağı gibi, mahkemece, ancak davanın kabulüne karar verilmiş olması halinde, davalı aleyhine verilmiş olan hükmün icrasını temin için, ihtiyadi tedbirin devamına karar verilebilir. Buna karşılık, mahkemenin davanın reddine karar vermiş olması halinde, ihtiyadi tedbir almış olan davacı haksız çıkmış olduğundan ve davalı aleyhine icra edilecek bir hüküm söz konusu olmadığından, mahkeme davanın reddi kararında ihtiyadi tedbir kararı veremeyeceği de açıktır. Ancak, dairece hüküm bozulduğuna göre mahkemece, HUMK.nun 101-113 maddeleri uyarınca durumun değerlendirileceği de izahtan varestedir. Tarafların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre, avukatlık ücreti yönünden şimdilik bir değerlendirme yapılmasına yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi