Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/6052 Esas 2006/6987 Karar Sayılı İlamı

Davacı,  Balıkesir 2.İcra Müdürlüğünün 2003/5506 sayılı takip dosyasında belirlendiği şekilde borçlu olmadığının tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava,  davacının, davalı kuruma Balıkesir 2. İcra Müdürlüğünün 2003/5506 sayılı takip dosyasında belirtilen borcunun bulunmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece talep gibi davacının borcunun bulunmadığının tesbitine karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Davacı’nın ölen annesine vekaleten ölüm tarihinden sonra 19.03.1999 ile 18.04.2000 tarihleri arasında maaş aldığı gerekçesi ile aleyhine davalı Kurumca  açılan istirdat davası sonucunda, Balıkesir İş Mahkemesinin 18.09.2003 tarih 2003/190 E 2003/239 K sayılı kararı ile  davacının ölen annesi adına tahsil ettiği faizi ile birlikte 1.717.000.000.TL’yi SSK’ya ödemesine dair karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Davacı, kesinleşen bu karardan sonra, Balıkesir 3.Asliye Hukuk Mahkemesine  annesinin ölüm tarihinin tesbiti için açmış olduğu dava sonucunda,  Balıkesir  3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.11.2004 tarih ve 2004/367 E 2004/850 K sayılı   kararı ile davacının annesi C.C.’ın ölüm tarihinin 26.03.2000 tarihi olduğuna karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı daha sonra kurumca Balıkesir 2.İcra müdürlüğünün 2005/5506 sayılı takip dosyası ile yapılan takip nedeni ile  borcu olmadığının tesbitini   talep   etmiş,  mahkemece  borçlu olmadığının tesbitine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, davacı hakkında verilen ve kesinleşen kuruma borcu olduğuna ilişkin mahkeme ilamının bu davadaki istem yönünden kesin hüküm oluşturup oluşturmayacağı, noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlığın daha önce bir kesin hükümle çözümlenmiş olması olumsuz dava koşuludur. Maddi anlamda kesin hükümden sözedebilmek için, birinci dava ile ikinci davanın konusunun dava sebebinin (vakıalar) ve tarafların ayni olması gerekir.
Balıkesir İş Mahkemesinin yukarıda özetlenen dosya kapsamından; davalı SSK tarafından davacı  aleyhine ayni maddi vakıalara dayanarak dava açılmış ve    yargılama sonunda davalının borçlu olduğuna ilişkin karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.. Eldeki davanın tarafları, konusu ve maddi vakıaları önceki dava ile aynı olup kesin hükmün oluştuğu açıkça ortadadır.
Davacı kurum alacağı Balıkesir İş Mahkemesinin 18.09.2003 tarih 2003/190 E 2003/239 K sayılı kararı ile saptanmıştır. Bu aşamadan sonra davacının borçlu olmadığının tesbitine ilişkin dava açılması mümkün değildir .
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:  Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.06.2006 gününde oyçokluğuyla karar verildi.