11. Hukuk Dairesi 2014/13467 E. , 2014/20014 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/12/2013 gün ve 2012/18-2013/322 sayılı kararı onayan Daire’nin 09/06/2014 gün ve 2014/3723-2014/10861 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı..., ...,... ve dava dışı ... A.Ş"nin ortakları olduğu davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinin, müvekkili ile birlikte dava dışı..., ... ve... olduğunu, diğer davalı ..."nun da 23/12/2011 tarihine kadar şirket denetçisi olarak görev yaptığını, 13/10/2011 tarihli ihtarname ile diğer yönetim kurulu üyelerinin müvekkilini 16/11/2011 tarihinde yapılacak yönetim kurulu toplantısına davet ettiklerini, ancak... hariç diğer yönetim kurulu üyelerinin 10/10/2011 tarihinde yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmeleri nedeniyle toplantıya gelmediklerini, yönetim kurulu üye sayısının 4"den 2"ye düşmesi nedeniyle şirketi yönetim kurulu organından mahrum bıraktıklarını, bunun üzerine şirket denetçisinin 23/12/2011 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısına çağrı yaptığını, şirket denetçisinin kanuni görevlerini kasten ve ihmal etmek suretiyle yapmadığından denetçilik niteliklerini kaybettiğini, yönetim kurulu ve denetim kurulu seçimi gibi tek bir gündem maddesi ile 23/12/2011 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunun yoklukla ve hükümsüzlükle malul olduğunu ileri sürerek davalı şirketin 23/12/2011 tarihli olağanüstü genel kurulunun hükümsüz olduğunun tespitine veya iptaline ve şirkete kayyum atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı... A.Ş. vekili, yönetim kurulunun oluşturulması için genel kurulun toplantıya çağrıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, genel kurulun iptali talebinin denetçiye karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı şirketin 06/05/2005 tarihinde ... Ticaret Sicili"ne tescil ettirdiği ana sözleşmesinde şirket yönetim kurulunun 3 üyeden oluşacağının belirlenmesine rağmen, ilk kuruluşundan itibaren şirket yönetim kuruluna 4 kişinin üye olarak seçildiği ve uygulanageldiği, şirket yönetim kurulu üyeleri ... ve..."nın 10/10/2011 tarihinde istifa etmeleri nedeniyle 16/11/2011 tarihli yönetim kurulu toplantısının yapılamadığına ilişkin tutanakta da belirtildiği üzere şirketin geriye kalan 2 Yönetim Kurulu üyesinin TTK"nın 315. maddesine göre eksik kalan ve ana sözleşmeye göre 1 kişi olan yönetim kurulu üyeliğine geçici olarak görev yapmak üzere üye seçimi yapmadığı, bu itibarla şirketin yönetim kurulunun toplanamama ve karar alamama durumuyla karşı karşıya kaldığı, şirket
denetçisi davalının kalan yönetim kurulu üyelerinin imzalarını taşıyan tutanağın bildirilmesi üzerine, şirketin yönetim kurulunun üyelerinin seçiminin yapılması için genel kurulun olağanüstü toplantıya çağırdığı, TTK"nın 315. maddesine göre halen görevi devam eden yönetim kurulu üyelerinin yeni üye seçme konusunda karar almamaları nedeniyle, denetçinin genel kurulu toplantıya çağırmasının yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizin 09.06.2014 günlü ilamıyla onanmıştır.
Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 52,40 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 228,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 18/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.