17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/17739 Karar No: 2017/9314 Karar Tarihi: 18.10.2017
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/17739 Esas 2017/9314 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/17739 E. , 2017/9314 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R-
Davacı vekili özetle: Müvekkili tarafından kasko ... poliçesi ile sigortalı ... plakalı araca park halinde iken 07.09.2013 tarihinde davalı .... tarafından trafik sigortası ile sigortalanan ve diğer Şirkete ait ...plakalı aracın çarpması sonucu oluşan hasar bedelinin 22.11.2013 tarihinde ödendiğini, bu nedenle yapılan ... takibinin davalıların haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre, asıl alacağa vaki itirazın iptaline, işlemiş faize vaki ilişkin davanın reddine, ... takibinin 8.827,00 TL. asıl alacak üzerinden devamına dair hüküm, davalı...Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava; kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Ticaret Mahkemelerinin görevli alanı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/1 maddesinde "Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir." İfadesi ile ticari davalar ile sınırlandırılmıştır. Ticari davalar ise TTK 4. maddesinde sayılmıştır. Buna göre 4/1 maddesinde nispi ticari davalar 4/1-a fıkrasından f fıkrasına kadar sayılan hususlar ise mutlak ticari davalar olarak sayılmıştır. Bir davanın nispi ticari dava sayılması için TTK 4/1. Maddesi birinci fıkrasında belirtildiği gibi her iki tarafında tacir olduğu ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar ise TTK 4/1-a maddesinde her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen hususlar ile yine TTK 4/1 f fıkrasına kadar sayılan yasalarda belirtilen davalar olarak sayılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu yürürlüğe girmesi ile birlikte 5/3 maddesi gereği artık asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasında ki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkarak görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Somut dava incelendiğinde davalılar arasında zorunlu mali sorumluluk sigortacısının da bulunduğu görülmektedir. ... hukuku 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 6. kitabında 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası ise 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu durumda Türk Ticaret Kanunu"nda düzenlenen hususlardan olması nedeniyle dava TTK 4/1-a maddesi gereği mutlak ticari dava olup 5/1 maddesi gereği asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılıp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu nedenle mahkemece işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde karar vermesi dğru görülmemiş olup bu husus bozma sebebi yapılmıştır. 2-Bozma neden ve şekline göre; davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı... Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı...Ltd. Şti vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davalı ...Ltd. Şti"ne geri verilmesine, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.