Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1200
Karar No: 2021/5616
Karar Tarihi: 27.05.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/1200 Esas 2021/5616 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/1200 E.  ,  2021/5616 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ÇERKEZKÖY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen muhdesatın tespiti veya alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; üzerinde tek katlı basit yığma yapı olan 285 ada 1 parsel nolu taşınmazın davalıya ait iken Karağaç Belediyesi tarafından kamulaştırıldığını, karşılığında belediye tarafından davalıya 279 ada 27 parselde bulunan 150 m2 arsanın tahsis edildiğini, tahsis olunan bu arsa ile 285 ada 1 parsel üzerindeki tek katlı basit yığma yapının davalının vekili sıfatıyla hareket eden ...."tan satın alındığını, karşılığında 6.000 TL"nin verildiğini, 285 ada 1 parselde bulunan yapının kendisine teslim edildiğini, bu yapının da kamulaştırılması üzerine, belediyeden kamulaştırma bedelinin kendisine ödenmesinin talep edildiğini, ancak bu yapının kamulaştırma bedelinin davalı tarafından da talep edilmesi nedeniyle yapının aidiyeti hususundaki belirsizlik giderilene kadar kamulaştırma işlemlerinin durduruluğunu, bu nedenlerle 285 ada 1 parseldeki 62,85 m2"lik tek katlı basit yığma yapının ve 42 m2 "lik ahırın tarafına aidiyetinin tespitine, mümkün olmazsa fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yapı bedelleri olan 5.000 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; davaya konu yapının kendisi tarafından inşa edildiğini, dava dışı ..."a verilen vekaletname ile 279 ada 27 parselin davacıya satıldığını, ancak 285 ada 1 parselde kalan davaya konu yapının davacıya satılmadığını, bu bina için davacıdan para alınmadığını, davacı tarafından binanın işgal edildiğini, kendisine ait bulunan yapı malzemeleri ile de ahırın davacı tarafından inşa edildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    İlk derece mahkemesince; dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan tek katlı basit yığma yapının davacıya ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince; davaya konu 285 ada 1 nolu parselin yeşil alan olarak Kapaklı Belediyesi tarafından kamulaştırıldığı, davacının kamulaştırılan alan üzerindeki bina ve ahırın kendisine ait olduğunun tespitini istediği, davaya konu bina ve ahırın bulunduğu arsanın dava dışı belediyeye geçmiş olduğu, belediye tarafından davalıya bina bedelinin ödenmediği, işbu davayı dava dışı belediyeye karşı açması gerektiği, davanın husumet nedeniyle reddi yerine esas hakkında karar verilmesinin usul ve hukuka aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davalının istinaf talebinin kabulü ile kararın HMK 353/1b-2.madde gereği düzeltilerek "Davanın husumet nedeniyle reddine " dair yeniden esas hakkında karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık; harici satım sözleşmesinden kaynaklanan taşınmaz satışına ilişkindir.
    Somut olaya geçmeden önce muhdesat kavramına kısaca değinecek olursak, muhdesat; 22/12/1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında vurgulandığı üzere, bir arazi üzerinde arz malikinden başkasına veya bir paydaşa ait yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir.
    Somut olayda; 285 ada 1 parselde bulunan arsa, dava dışı belediye tarafından kamulaştırılmış olup, mülkiyeti belediyeye aittir. Arsa üzerindeki yapının bedeli ise, belediye tarafından davalıya ödenmemiş olup taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık bu yapının kime ait olduğunun tespitine ilişkindir. Davacı, davalının vekili olan .... tarafından 279 ada 27 parseldeki arsa ve 285 ada 1 parsel üzerindeki yapının kendisine satıldığını, 285 ada 1 parseldeki yapının tarafınca kullanıldığını iddia etmiş; davalı ise davaya konu yapının satılmadığını, davacı tarafça rızası olmaksızın kullanıldığını, yapının kendisine ait olduğunu savunmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı ile dava dışı Belediye arasında bir sözleşme olmadığı, dava konusu yapıya ilişkin davacı ile davalının vekili olan ... arasında 07/02/2007 tarihli adi yazılı satım sözleşmesinin bulunduğu ve davalı tarafından ... ile aralarındaki vekalet ilişkisinin kabul edildiği anlaşılmaktadır. Gelinen bu noktada, yapının aidiyeti hususunundaki ihtilaf, davacı ile davalı arasındadır. Her ne kadar bölge adliye mahkemesince, 285 ada 1 parselde bulunan arsanın belediyeye ait olduğu gerekçesiyle davanın belediyeye karşı açılması gerektiği belirtilmiş ise de, uyuşmazlığın muhdesatın kime ait olduğunun tespitine yönelik olması karşısında bölge adliye mahkemesince verilen karar hatalıdır.
    Dosya kapsamında; bilgilerine başvurulan davacı tanıklarının, davacının iddiasını doğruladığı, özellikle satış sözleşmesinde davalının vekili sıfatıyla hareket eden ..."ın, davaya konu yapının da satıldığına dair beyanı dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olması doğrudur. Bu halde, bölge adliye mahkemesince davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının HMK"nın 371 inci maddesi uyarınca davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HMK"nın 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 27/05/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi