Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/2359 Esas 2013/3891 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2359
Karar No: 2013/3891
Karar Tarihi: 07.03.2013

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/2359 Esas 2013/3891 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2013/2359 E.  ,  2013/3891 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Dava dilekçesinde 1.743,44 TL alacak için yapılan takibe vaki itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
    Davacı vekili dilekçesinde, davalı idarenin, davacıya kaçak elektrik kullandığı iddiası ile para cezası kestiğini ve savcılığa şikayette bulunduğunu, davacının icra takibine maruz kalmamak için söz konusu para cezasını ödemek zorunda kaldığını, kaçak elektrik kullanmak suçundan açılan ceza davasında yapılan yargılama sonucunda davacının beraat ettiğini, idareye kaçak elektrik nedeni ile ödemek zorunda kaldığı bedelin tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, davalının davacıya 1.743,44 TL borçlu olduğunun tespitine ve davalının bu miktar üzerinden vaki itirazının iptaline ve asıl alacağın %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyanın incelenmesinde;
    Davacı ile davalı Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. arasında 03.05.2005 tarihinde 2901239 nolu tesisat (mesken) için abonelik sözleşmesi yapıldığı, ... ekiplerince 09.01.2007 tarihinde davacıya ait 2901239 nolu tesisatta sayacın mühür altından tansiyon mandalını düşürmek suretiyle kaçak elektrik kullandığına dair tutanak düzenlendiği anlaşılmıştır.
    4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.
    Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 4077 sayılı yasanın değişik 11/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır.
    4077 sayılı yasının 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür.
    Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz.
    4077 sayılı Kanunun 2. ve 3.maddeleri gereği somut olaya 4077 sayılı Kanunun uygulanması gerekmektedir. Aynı yasanın 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilip hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir.
    Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.