23. Hukuk Dairesi 2017/1146 E. , 2020/2729 K.
"İçtihat Metni"... 2. İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Şikayetçi vekili, borçluya ait bu taşınmazın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde ipotek alacağı ödendikten sonra kalan paranın 2. sırada yer verilen şikayet olunan dosyasına ödendiğini, taşınmazın satışa çıkarılması nedeni ile müvekkiline ait dosyadan satış talep etmesinde ve avans yatırmasında hukuki yararı bulunmadığını, müvekkili haczinin daha önce olduğunu, borçlu tarafından müvekkili aleyhine açılan menfi tespit davasında takibin durdurulmasına karar verildiğini ileri sürerek sıra cetvelinin yeniden düzenlenerek müvekkili dosyasının sıraya alınmasını talep ve şikayet etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; menfi tespit davasında şikayetçinin takibinin durdurulmasına yönelik bir karar verilmediği, ihalenin yapıldığı tarih olan 02.07.2015 tarihi itibariyle şikayetçinin haczinin düştüğü ve geçerli bir haczinin bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilmiştir. Karara karşı şikayetçi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince, satış tarihi itibariyle şikayetçi yanın haczinin düşmüş olduğu, bedeli paylaşıma konu mal üzerinde haczi ya da rehni bulunmayan alacaklının, sıra cetvelinin iptalini istemekte de hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince şikayetçinin sıra cetveline yönelik itirazında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden, ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 16.11.2016 tarihli ve 2015/411 Esas, 2016/383 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, HMK 353/1-b-2. maddesi gereğince gerekçenin düzeltilerek şikayetçinin sıra cetveline itirazında hukuki yararı bulunmadığından HMK"nın 114/1-h ve 115/2. maddeleri gereğince davanın usulden reddine, karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
2- Şikayet, sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir. Şikayetçi geçerli bir haczinin bulunduğundan bahisle şikayette bulunmuş olup dava açmakta hukuki yararı vardır. Şikayetçinin geçerli bir haczinin bulunup bulunmadığı mahkemenin yapacağı yargılama sonucu ortaya çıkacağından davanın esastan reddine karar verilmesi gerekirken usulden reddi doğru değildir. İlk derece mahkemesinin kararı yerinde olup ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin kararındaki gerekçede bu nedenle isabet yoktur. Ancak HMK 370/2 gereğince yapılan yanlışlık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin gerekçeli kararının Hüküm Fıkrasından (Sonuç) 1. ve 2. bendinin çıkarılarak yerine “Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 353/1-b/1 bendi gereğince esastan REDDİNE” ibarelerinin yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğininde ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, kesin olarak 10.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi