14. Hukuk Dairesi 2015/2189 E. , 2015/6997 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Keşan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2014
NUMARASI : 2013/331-2014/112
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 19.08.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 16.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava mirasçılık belgesinin iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalının dedesi H.. Ç.."nın Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinde veraset ilamını çıkarttıklarını, Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/999 esas, 2009/864 karar sayılı dosyasının veraset ilamına, İpsala Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/55 esas, 2009/182 karar sayılı ilamının dayanak yapıldığını, fakat dayanak yapılan kararın Yargıtay "dan bozularak geldiğini, bozma üzerine İpsala Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/55 esas, 2011/90 karar numarasını aldığını, davalı tarafın Yargıtay bozma ilamı üzerine verilen görevsizlik kararı üzerine dosyayı görevli mahkemeye gönderilmesi için süresi içinde talepte bulunmadığını, dayanak yapılan mahkeme hükmünün yok hükmünde olduğunu, davalının dedesinin Türkiye"de yaşadığına dair hiç bir kaydın bulunmadığını, nüfus kaydına göre yaşadığının sabit olmadığını ileri sürerek Keşan Sulh Hukuk Makemesi"nin 2009/999 esas 2009/864 karar sayılı veraset ilamının iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Bir davada sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için ,taraflardan delillerinin sorulup saptanması, gösterilecek ve davanın sonucunu etkileyecek tüm delillerin eksiksiz toplanması, ilgili yerlerden gerekli belgelerin getirtilmesi, daha sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekir. Bunun yanında mirasçılık belgesi verilmesi istemiyle açılan davalarda re"sen araştırma prensibinin uygulanacağı, mirasçılar tarafından açılmış bu tür davalarda davacının sadece kendisinin mirasçı olduğu, başka bir deyişle kendisi ile muris arasındaki soybağını kanıtlamak zorunda olduğu, başka mirasçı bulunup bulunmadığının ve miras paylarının ise mahkemece re"sen belirleneceği kuşkusuzdur.
TMK"nın 6. maddesinde düzenlendiği gibi, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguları ispatla yükümlüdür. Yine HMK"nın 190/1 maddesi gereğince ispat yükü kanunda özel bir düzenleme olmadıkça iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraftadır.
Somut olayda davacı vekili, davalının Tahir oğlu H... Ç... mirasçısı olmadığını ileri sürerek Keşen Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 21.10.2009 tarihli, 2009/999 Esas, 2009/864 Karar sayılı A.. Ç.."nın Tahir oğlu H.. Ç.."nın mirasçısı olduğuna ilişkin, mirasçılık belgesinin iptalini talep ettiğine göre bu hususu yukarıda değinilen ilkelere göre ispat etmesi gerekir.
Dosya kapsamına göre A.. Ç.."nın Tahir oğlu H.. Ç..mirasçısı olmadığının davacı tarafından kanıtlandığını söyleyebilmek mümkün değildir.
Bu durumda, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi .